Gına getiren medyatik hareketler

Dejavu gibi, kendinizden şüphe edersiniz. Belirli aralıklarla durup durup aynı şeyleri okuyoruz. Kimilerine “medya maymunu” derler ya, kimi de medyayı maymun gibi parmağında oynatıyor. En kıdemlisinden en masumuna sıralayalım.

Haberin Devamı

◊ Hülya Avşar’ın adası:

Avşar, ara ara basına bu tür gayrimenkul haberleri sızdırmayı seviyor. Sonra bir bakıyorsunuz her yerde “Hülya Avşar Riva’da çiftlik yaptırıyor, inek sağacak”, “Hülya Avşar ada satın aldı” haberleri...

Halbuki ortada fol yok, yumurta yok.

Adı geçen Çiçek Adası’nın hissedarı böyle bir görüşmenin dahi olmadığını açıkladı.

Şöyle bir arşiv tarıyorsunuz meğer aynı ada, “Hülya Avşar alıyor” diye, 2007’de de yazılıp çizilmiş. Fakat medyaya konuşmayı, başlık vermeyi bu kadar seven Avşar, sonra çıkıp “Yok arkadaşlar öyle bir şey” diye düzeltme de yapmıyor. 17 yıldır Çiçek Adası’nda yaşayan ve Robinson Ailesi olarak bilinen çift, taşı gediğine koymuş en sonunda: “Bunları durup durup gündeme gelmek için yapıyor.”  

◊ Nesrin Cavadzade’nin sergisi:

Haberin Devamı

Medyaya başlık vermek, neyin başlık olacağını bilmek konusunda henüz Hülya Avşar’ın eline su bile dökemez. Ama iddialı geliyor, bakarsınız ileride boynuz kulağı geçer. Oyuncu Nesrin Cavadzade’nin terennümü de sosyal medyadan kendisine gönderilen müstehcen fotoğraflar...

Efendim, erkekler hanımefendiye durmadan çıplak fotoğraflarını gönderiyormuş, o da fotoğrafları silmeyip biriktiriyormuş. İfşa etmek için hepsini toplayıp sergi açacakmış... Valla o sergiyi kim gezer bilmiyorum ama Nesrin Hanım bu sapıklardan birini avukatına verip ceza aldırsa belki arkası zaten kesilecek.

Sergiyi ısıtıp bu hafta yine gündeme getirdi ama ilk olarak 2016’da Hakan Gence röportajında açıklamıştı.

◊ Yıldız Tilbe’nin saçları:

Çoğunlukla da geceleri dellenip dellenip saçlarına kendi kendine bir şeyler yapıyor. Bir mora boyuyor, bir yarısını başka yarısını başka yapıyor, en son iki numara asker tıraşı... Ama aralarında en masumu Yıldız Tilbe bence. Emin olun bunu, “Haber olsun, gündem olayım, reklam alayım” falan gibi bir hesapla yapmıyor.

Dedik ya “delleniyor” gece gece. Menajeri ya da stilisti falan olsanız kafayı yersiniz: “Yıldız yine n’aptın kafana!”

Fakat masum olması, tamamen günahsız olduğu anlamına gelmiyor.

Onun da paylaşma huyu var. Yaptın bir şey, otur aşağı değil mi? Ertesi gün kuaför neresini düzeltebilir bakacak. Dayanamayıp sosyal medyaya koyuyor. Medyada da sosyal medyada da kıyamet kopuyor tabii.

Haberin Devamı

Pişmiş tavuk Gerard Butler

Barbaros Tapan’ın Kelebek’teki söyleşisini okudunuz mu? İskoç oyuncu Gerard Butler, röportajın farklı yerlerine dağılmış halde başına gelen felaketlerden bahsetmiş.
Ben sizin için derledim, alt alta koyunca pişmiş tavuğun başına gelmeyecek şeyler yaşamış.
Adam bildiğiniz “ölüm mıknatısı”.
Sonra yazıyı baştan taradım, neyse ki klasik Hollywood söyleşilerindeki “Türkiye’yi çok merak ediyorum, ilk fırsatta ülkenize gelmek istiyorum” klişesi yok. Şimdilik yırttık...
◊ 11 Eylül saldırıları sırasında New York’taymış.
◊ 7 bombalı saldırı sırasında Londra’daymış.
◊ Sandy kasırgasına yine New York’ta yakalanmış.
◊ 2018’deki büyük Malibu yangınında evi kül olmuş.
◊ “Operadaki Hayalet” gibi oynadığı karakterlerden içinde bazı karanlık varlıklar kalmış. 
◊ Son 3 yılda yanlış bir ameliyat geçirmiş, peşinden 7 ayrı ameliyat geçirmek zorunda kalmış.
◊ Ha bu hengâmede bir de motor kazası yapmış, az daha ölüyormuş.

Haberin Devamı

Gerçek oyuncak, empati yeteneğini artırıyor

İngiltere’nin köklü araştırma üniversitesi Cardiff’te nörobilimciler, Barbie ile işbirliği içinde çok ilginç bir çalışma yapmış.
Oyuncaklarla oynarken beyin aktivitelerini gözlemleyebilmek için yaşları 4-8 arasında değişen 42 çocuğun kafasına nörogörüntüleme imkânı veren elektrotlar bağlamışlar.
Çocuklardan 22’si kız, 20’si erkek. 33 çocuktan eksiksiz sonuçlar edilmiş. Bulgular şöyle:
◊ Beynin empati kurma gibi becerileriyle ilişkili bir bölgesine pSTS (Posterior süperior temporal sulkus) deniyor. Çocuk oyuncakla ister biri eşliğinde isterse de kendi başına hayal kurarak oynasın, bu bölge eşit derecede harekete geçiyor.
◊ Çocuğun elinden oyuncak alınıp tablet verildiğindeyse pSTS bölgesi çok daha az aktive oluyor.
◊ Daha ilginci, tek başına oyuncak bebekle oynamanın bu faydasının kız ve erkek çocuklarda eşit olduğu görülüyor.
Yani biz erkekler devamlı kamyonla tabancayla oynadığımız için mi büyüyünce bu kadar empati yoksunu yaratıklara
dönüşüyoruz?

 

Yazarın Tüm Yazıları