Deniz, kum, güneş ve çevre

‘Çeşme’nin ünlüler sahili’ diyebileceğimiz The Beach of Momo sezonu açtı. Bu yazın en çarpıcı yeniliğiyse peyzajdan mutfağa kadar her şeyin ekoloji gözetilerek tasarlanmış olması.

Haberin Devamı

Deniz, kum, güneş ve çevre
Çeşme’nin en popüler beach’inde sadece 250 şezlong var. Giriş ücreti 500 lira, içeride de en az 1500 liralık harcama yapmanız gerekiyor.

Şarkıcı, türkücü, oyuncu, fenomen... Televizyondan, radyodan, sosyal medyadan tanıdığınız kim varsa Çeşme’ye gidince soluğu orada alıyor. Peki, ünlü olmak yeterli mi, hepsi girebiliyor mu? Ne mümkün! Topu topu 250 şezlong var, Şeyma Subaşı’nın kapıda 2 saat bekleyip girememişliği var. Kolay değil, Türkiye’nin en popüler beach’inden bahsediyoruz.

Hemen Türk usulü hesap yapmaya başlıyorum:

250 şezlong... Kişi başı

2.000 liradan günde eder... Ayda eder... Oy oy oy! Allah bereket versin.

Sizin yıllardır böyle tıkır tıkır işleyen bir tezgâhınız olsa oturup kafayı kompostla, kendi ürününü yetiştirmekle, yerel bitki örtüsüyle, sıfır atıkla falan bozar mıydınız?

Haberin Devamı

Bozmuşlar. “Bu yaz Momo’da yeni ne var” derseniz, ekolojik tasarımcısı var artık: Melike Kavran. İlk iş
beach’teki bütün çimleri söktürmüş. Çünkü çim bölgenin bitkisi değil. Canlı tutabilmek için çok fazla su gerekiyor. Onların yerine hiç su istemeden hayatta kalabilen lavanta, adaçayı, kekik gibi bölge bitkileri diktirmiş.

“Çim alanlar iklimi, biyoçeşitliliği, su kaynaklarını tehdit eden kötü bir uygulama. Bizim iklimimizde bakımı zor. Onları iptal ederek
su ve enerji tasarrufu sağladık. Böylece zararlı ilaçlar ve kimyasal gübre kullanımı da ortadan kalktı” diyor. 

Deniz, kum, güneş ve çevre
Menüdeki sebzeler Momo’nun bostanında yetişiyor.

Koskoca plaj. Deli gibi yenip içiliyor. Dolayısıyla da fabrika gibi atık çıkıyor. Ama bunların çöpe gitmesi yasak, kompost yapılıp gübreye dönüştürülüyor. O gübrelerle de şef Mert Şeran’ın mutfakta ihtiyaç duyduğu kuzukulağı, nane, domates, istiridye mantarı gibi ürünler yetiştiriliyor. Menüde var, mantarı pişirip önünüze koyuyorlar, nasıl lezzetli inanamazsınız. İsteyene bostanlarını da gezdiriyorlar.

Haberin Devamı

“Yahu ben 3 günlüğüne güneşlenmeye, yüzmeye, happy hour’da dans edip etrafı kesmeye gelmişim, bana ne bunlardan” diyebilirsiniz. Ama işte bazı insanlar hem bunları yapıp hem de o sırada çevreye en az zarar vermenin tesellisini yaşıyor.

Keyfine bir kere varınca çok güzel aslında. Hani ‘Mavi Bayrak’lı plajlar var ya... Bu da bir nevi ‘yeşil bayrak’lı plaj.

İki kıyafetle gelen var 

Momo’nun akşamüstü partileri pek meşhur. Aslında bohem bir yer ama bu partiden önce yanında getirdiği ikinci kıyafetini giyen, uzun uzun makyaj tazeleyen kadınlar da görüyorsunuz. Bütün plaj ortadaki büyük kulübenin altında toplanıyor. Müzikler DJ Tankut Karakurt’a emanet ama yaz boyunca yabancı DJ’lerin çaldığı özel günler de yapıyorlar. Mekân 11.00 gibi açılıyor, saat 14.00 olduğunda artık boş şezlong kalmıyor.

Haberin Devamı

Deniz, kum, güneş ve çevre

Gidince ne yenir?

Ekibe bu yaz katılan şef Mert Şeran yerel, ferah, Akdenizli bir menü oluşturmuş. Yalnız fiyatlar Alaçatı ayarında tabii. Mesela pizzalar 290-510 lira. Bence en güzeli ricotta, buffalo mozzarella ve parmesanla yapılan üç peynirli. Ana yemekler 380-790, çizburger 450 lira. Kendi yetiştirdikleri fesleğenle yaptıkları pesto soslu istiridye mantarıysa 220 lira. Bir kişiyi haydi haydi doyuruyor.

 

Yazarın Tüm Yazıları