Bir o yana, bir bu yana yatma be şaşkın...

Yıl 2010. Dalaman Sığla Festivali... Erkin Baba, sanatçı hakları konusunda esip gürlüyor:
“Türkiye’de telif hakkı taleplerimiz 10 yıldır mahkemelerde. Bundan sonra albümlerimi Amerika’da yapacağım.”
Benzer lafı çok: “Şu an piyasada ne mal varsa haram” demiş beş yıl önce.
ABD’de yapılacak albümlerden ses yok ama Erkin Baba, şu sıra Türkiye’de görülen bir davayla gündemde.
“Fesupanallah” adlı hepimizin sevdiği şarkısı, bir reklamda izinsiz kullanıldığı için dava açmış, 20 bin lira tazminat kazanmış.
Helali hoş olsun tabii de...
Evvela hatırlaması/hesap etmesi/muhasebe yapması gereken bir şey var: O da şarkının orijinalinin dört yıl önce vefat eden Lübnanlı şarkıcı Samir Yazbek’e ait olduğu.
Arkadaşlarıyla rakı içtikleri bir gece hem “Fesupanallah”a hem de “Şaşkın”a söz yazıp piyasaya sürmüşler.
Müzik eleştirmeni Naim Dilmener, “Şarkı Arap şarkısı. Ama 70’lerde telifi koruyan bir yasa yoktu bizde. Herkes, her şeyi yapmakta serbestti.
Yalnızca o yapmadı, herkes yaptı. Ama şimdi yaptığı büyük ayıp.
Hangi cesaretle, hangi hakla telif istiyor? Hafızasının zayıflamasıyla birlikte, belki de şarkıyı kendisinin sanmaya başladı” diyor.
Şimdi düşünüyorum da Erkin Baba iyi ki Türkiye’de kalmış, ABD’de albüm falan yapmaya kalkmamış.
Telif haklarına titizlenilen ABD gibi bir ülkede, bırak “indiragandi” şarkıdan tazminat kazanmayı, üstüne çoook tazminat öderdi, çok.
Haa bunun tek istisnası var: Kazandığı tazminatı, Samir Yazbek’in mirasçılarına göndermesi.
Yapar mı acaba?
Yahu mahkemeyi kazanmış bize ne? Herkesin hak/hukuk/sırat korkusu kendisine...