Bir acı tadımın 40 yıl uykusuzluğu var

Hişşt sen... Terfiyi kapar kapmaz, karı-koca soluğu şarap kursunda alan beyaz yakalı! İş seyahatinde CEO’nun dikkatini çekecek iki parlak cümle arıyorsan, aradığın artık alkolün değil, kafeinin içinde. Derhal bir kahve tadımına katıl. İçilen kahvenin kökeni, kavruluş biçimi hakkında edeceğin iki çift parlak laf çok daha ‘trendy’, pek daha ‘a la mode’... Hatta bir tık yukarı taşıyalım: ‘Barmen out, barista in’ yahut ‘someliye öldü, yaşasın kahve gurmesi!’

Sakın yutma, tükür

Amsterdam’daki bu merkezde kafayı kahveyle bozmuş onlarca degüstatör, kavurma uzmanı, şampiyon baristalar dolaşıyor. Sabahtan akşama kadar ellerinde fincan, sürekli kahve konuşuyorlar. “Bunlar nasıl uykuya dalıyor?” diye düşünürken sonradan fark ettim ki içtikleri her kahveyi yutmuyorlar, tıpkı şarap tadar gibi tadını alıp tükürüyorlar. Baştan söylesenize... Ben nasıl uyuyacağım?

En yaygını Arabica

Dünyanın üç büyük kahve tedarikçisi bölgesi var. Latin Amerika kahveleri tat ve keskinliğin birbiriyle uyum sağladığı, belirgin fındık ve kakao lezzeti sunuyor. Afrika-Arap Yarımadası kahveleri belirgin narenciye ve limon lezzetine sahip. Bu ekşimtırak tadı nedeniyle genellikle harmanlanmadan kavrulup içiliyor. Asya-Pasifik kahveleriyse baharatlı ve toprak hissi veren tatlarıyla tanınıyor. Bunlar içinde en beğenileni Arabica denilen tür.

Siren’in memeleri

İlk Starbucks 1971’de ABD Seattle’da küçük bir dükkân olarak açıldı. Hâlâ faal ve her yıl ilk Starbucks’ı görmek isteyen binlerce kişiyi ağırlıyor. Dünyanın belli merkezlerindeki Star bucks’lar yerel motiflerle yenileniyor. Bunların başında Amsterdam’da eski bir bankanın yerine açılan The Bank var. Mağaza tasarımcısı Ad de Hond, İstanbul Taksim’deki Starbucks’ı 21 bin dükkân arasında dünyadaki en özel 10 arasında sayıyor. Bir ayrıntı daha: Markanın logosundaki tuhaf kadın, mitolojide denizde kaybolanlara yol gösteren ‘Siren’. İlk başta daha açık saçıkmış, muhafazakâr ülkelere satış başlayınca memeler falan kapatılmış.


Espressonun ömrü


Evde ya da ofiste mükemmel filtre kahve yapmak için, öncelikle kahve presine uygun miktarda öğütülmüş kahve koymanız gerekiyor. Doğru ölçü, 8 cc press için yedi kaşık, 4 cc press için dört kaşık, 3 cc press için üç kaşık kahve. Ardından sıcak su ekleyerek dört dakika demlendirmelisiniz. 20 dakika içinde tüketmeniz gerekiyor. Çünkü kahvenin de bir ömrü var. Mesela garson espressonuzu 20 saniyede servis etmezse o espresso ‘ölmüş’ kabul ediliyor.