Ben meşhur olmak istemedim ki... Olaylar öyle gelişti

Buray, tam bir İkizler burcu. Gezici kuş: Her ay evde ancak 2-3 gece kalabildiğini söylemekten içten içe zevk alıyor. Özel hayatında aşırı özgüvenli: “Bugüne kadar göz koyduğum tüm avları usulca, narince yakaladım” diyor. Yine de lisedeki gibi şıpsevdi değilmiş artık: Hayatın kanunu bu. İnsan olgunlaştıkça daha seçici oluyor. Olaylara daha tedbirli yaklaşıyor.”

Haberin Devamı

◊ 15 Haziran, İkizler erkeği... Nesinden daha çok çektin: Kararsızlığından mı, çabuk sıkılmaktan mı?

- Ön yargıdan. Klişeleştirilmekten. “Burcun ne? İkizler mi? Iyyyy” tepkisinden bıktım. 100 tane ikizler arkadaşım var, birbirimizle hiç alakamız yok, beş parmağın beşi de bir mi? (Gülüyor)
Ben meşhur olmak istemedim ki... Olaylar öyle gelişti

◊ Kıbrıslısın. Sence Girne mi daha güzel, Mağusa mı?

- Üniversite dönemi okullar açıkken Mağusa, yaz tatilinde Girne.

◊ İlk albümün “1 Şişe Aşk”ı 31 yaşında çıkardın. Biraz geç mi kaldın, Glamorgan Üniversitesi’nde Müzik Prodüksiyonu master’ı derken okul mu uzun sürdü?

- Yo, bence tam zamanında. 20’li yaşlarımda ne kafamda böyle şöhret olma isteği vardı, ne de buna hazırdım. Sürekli keşif modundaydım. Yeni yerleri gezip görme, hatta yaşama isteği vardı. Hoş 30’lu yaşlarda da şöhret isteği yoktu. Ben meşhur olmak istemedim ki... Olaylar böyle gelişti.

Haberin Devamı

◊ Bir seneliğine gittiğin Avustralya’da yedi sene kalmışsın. Gönül işi mi, koalaları mı çok sevdin?

- Hesapta bir yıllık vize alıp, konser bahanesiyle gidip, biraz gezip, geri dönecektim. Birinci yılın sonunda güzel bir iş, çevre, dostlar ve aşkı bulunca, “Hadi biraz daha” diye diye, bir bakmışım 7 yıl olmuş.

◊ Hangisi daha kıymetli: Çıkış şarkın “İstersen” mi, geniş kitlelere ulaşan “Sen Sevda Mısın?” mı?

- “İstersen” benim için biraz daha sihirli. Kendi iç dünyamda keşfettiğim, kabuğumu kıran notalar, melodiler ve göklerden inen uğurlu bir ilham var. Anlatamam, çok değişik.

◊ Hayatın bir film olsa macera mı olurdu, romantik komedi mi?

- Kesinlikle filme sığmaz. Dizi yapmak lazım. Gezi, seyahat programı. Biraz macera, biraz aşk, biraz komedi. Dram kesinlikle yok ama. Demagoji sevmiyorum.

◊ Bir renk olsan: Ateş kırmızısı mı, deniz mavisi mi?

- İnsan sürekli aynı modda duramıyor. Bazen dingin, sakin bir deniz mavisi. Bazen de sahnedeki vahşi ateş kırmızısı. Yerine, ortamına, ruh haline göre…

◊ Aşkta alıcı kuş musun, çantada keklik mi?

- Hiç zarar vermeden, usulca, narince, bugüne kadar göz koyduğum tüm avları yakaladım. Doğru fırsat çıktığı anda, isteyip de yakalayamadığım çok az kuş oldu. (Gülüyor) Arada bir bazen ben de yakalanabiliyorum tabii. Hep alıcı kuş olmuyor.

Haberin Devamı

◊ Hangisi daha kötü senaryo: Kimselere âşık olamamak mı, her aşkının kötü bitmesi mi?

- Her aşkın kötü bitmesi daha ürkütücü. Bende genelde anlaşarak güzel şartlarda bitiyor. Âşık olamamak da belli bir vakitten sonra normal. Lisedeki gibi şıpsevdi değiliz artık, bu hayatın kanunu. İnsan olgunlaştıkça daha seçici oluyor. Olaylara daha tedbirli yaklaşıyor.

◊ Aşkın karşıtı: Nefret mi kayıtsızlık mı?

- Of çok derin bir soru. Nefret kesinlikle değil. Her nefrette biraz aşk gizlidir. Kayıtsızlık daha yakın bence.

◊ Hangisini tercih edersin: Tek başına ağlamak mı, birinin omuzunda ağlamak mı?

- Ben en son ne zaman ağladığımı hatırlamıyorum. İlkokul falandım sanırım. Duygusallaştığım olmuştur ara ara ama hüngür hüngür hiç ağlamadım. Gece rüyalarımda oluyor bazen. Vücudun bir şekilde o duyguyu yaşayıp zehri atması lazım çünkü. Eğer bir gün ağlayacaksam da kimsenin görmesini istemem tabii.

Haberin Devamı

◊ Affetmek mi, unutmak mı?

- Bir kere affet. İkinciyi yaparsa sil gitsin! Shift + Delete, Yes,  Yes! (Bilgisayarda silme komutları)

HAYAT BİLGİSİ
Düşmanım pek yok

◊ Hangisinin aklını okuyabilmek isterdin: Sevgilinin mi, en büyük düşmanının mı?

- Düşmanım pek yok. Kimse ile savaş halinde değilim. Anlaşamadığım insanları hayatımdan uzak tutuyorum zaten. Sevgilimin de ne düşündüğünü sürekli bilsem ilişkinin tadı tuzu kaçar. O yüzden karıştırmayalım şimdi o şeyleri (Gülüyor) Gerek yok! İyi böyle.

◊ Sence hangisi daha avantajlı: Zengin ama çirkin doğmak mı, fakir ama güzel doğmak mı?

- Parayla güzellik satın alınır. Ama ne kadar doğal olur? Sade güzellik de karın doyurmaz tabii. Ama kitabı kapağıyla yargılayan, dış görünüşün sayısız fırsat doğuran dünyasında yaşadığımız için, güzellik, birazcık kafası çalışan biri için yol üzerinde avantaj sağlayabilir.

Haberin Devamı

◊ Mantık mı, içgüdü mü?

- İçgüdüler yanıltıyor çoğu zaman. Mantıktan şaşmayın. (Gülüyor)

◊ Bir şeyi gece planlamak mı, sabah planlamak mı?

- Hiç plan yapmamak. Çok plan yapıyorum hiçbiri tutmuyor. İptal oluyor, yeni olaylar çıkıyor.

GÜNDELİK HALLER
3 ayda evde 8 gece kaldım

◊ Evdeki halini hangi üçlü daha iyi tanımlar: Telefon-YouTube-sosyal medya mı, pijama-terlik-televizyon mu?

- Son 3 ayda toplam evde kaldığım gece sayısı 8 filandır. Otellerde yaşıyorum ben. Pandemiden sonraki konser takvimi, turne, gezi programı, klip çekimleri derken eve de boşa kira verdiğimi fark ettim.

◊ Uçakta/otobüste habire omuzunuzda uyuyan biri var… İnce ince ittirir misin, hostese mi şikâyet edersin?

Haberin Devamı

- Muhtemelen ben de onunla uyurum.

◊ Eve yatılı misafir geldi, horlamasından uyunmuyor. Uyandırır mısın, uykusuz mu kalırsın?

- Bende kalacak kadar samimi bir dostumsa zaten yastıkla bile boğarım, uyansın! Şaka şaka, kimseye kıyamam. Dayanırım, ilk defa uykusuz kalmadım.

◊ Az tanıdığın birine... Telefon açmak mı, mesaj atmak mı?

- Asla direk arayamam. Herkesin işi gücü var. Mesaj atarım. “Merhaba ben Buray... Müsait olduğunuzda...” diye. O uygun olduğunda geri döner zaten.

◊ Sofrada hangisine tahammül daha zordur: Obura mı, gevezeye mi?

- Beni konuşturmadıktan sonra, geveze olmasında problem yok. Konuşsun, dinlerim.

KÜÇÜK KEYİFLER
Japon anime çok severim

◊ Güneş mi, ay mı?

- Ay. İsmimin bile içinde Bur-Ay (Ay ışığı)… Astrolojimden tutun da, hayatımın her evresine, her şekilde yön veren, böyle çekimini damarlarımda hissettiğim Ay.

◊ Gün doğumu mu, gün batımı mı?

- Gün batımı. Altın saatler. Doğal manzaralı bir yerdeyse hele… Son 2-3 dakika çıkan eflatun ve turuncu renkler şiir gibi.

◊ Tren yolculuğu mu, gemi yolculuğu mu?

- Manzaraya bağlı aslında. Denize âşığım ama tutarsız hava şartları mideyi altüst edebiliyor. Mesela Sri Lanka’daki yeşil tren rotası gibi bir yolculuksa, tabii ki treni tercih ederim.

◊ Deniz-kum-güneş mi, orman-ağaç-temiz hava mı?

- İkisinin de kavuştuğu yerler var. Onu seçebiliyor muyum? Ama illa birini seçecek olursam deniz vazgeçilmezim.

◊ Vazgeçmek zorunda kalsaydın... Kırmızı et mi, deniz ürünleri mi?

- Deniz mahsulleri daha geniş skala. Kırmızı eti bırakırdım direkt.

◊ Ayaklarına kara sular inmiş: İyi bir roman mı, iyi bir film mi?

- Ne kadar vaktim olduğuna bağlı. Güzel bir anlatımı varsa bazen hayal gücüme bırakıp kitabı tercih ederim. Müzik ve görseli kendi kafamda kendim oluştururum. Bazen de konuyu 2 saatte daha hızlı tüketmek için filmi tercih ederim. Japon anime’leri çok severim. İnanılmaz bir hayal dünyasına sokuyor beni.  Yemek yerken 20 dakikalık bölümler olarak çok iyi gidiyor.

POPÜLER ŞEYLER
Gülşen Bubikoğlu: İzleyip izleyip âşık ol

◊ Nâzım Hikmet mi, Orhan Veli mi?

- Nazım Hikmet, memleket hasretini sanatına yansıtan büyük bir isim. Ama Orhan Veli, Oktay Rıfat, Melih Cevdet Anday gibi kalıpları kıran, edebiyata ve romantizme yön veren şairler bana daha yakın sanki.

◊ Hangisine daha çok gülersin: Cem Yılmaz mı, Ata Demirer mi?

- İkisi de çok başarılı. Ata Demirer inanılmaz ve çok farklı bir yetenek. Ama Cem Yılmaz’ın yeri benim için başkadır. Bizi evine misafir etmişti. Arkadaşlarımla müzik yaptık.

◊ Eski bir hatıranın yanına hangisi daha güzel eşlik eder: Sezen mi, Ajda mı?

- Kesinlikle Sezen. Hayatımızın her çağında, her anında, mutlaka bir Sezen Aksu şarkısı soundtrack olarak bulunuyor.

◊ Yeşilçam’dan: Türkan Şoray mı, Filiz Akın mı?

- Gülşen Bubikoğlu diyorum. Doğal güzellik.
Ben meşhur olmak istemedim ki... Olaylar öyle gelişti

Yazarın Tüm Yazıları