Paylaş
Bu aralar Ankara ekonomi konusunda sessiz. Hareketsiz.
IMF ile ilişkiler Ankara'daki havayı güzel yansıtıyor. Son haberlere göre IMF ilişkileri zamana yayılacak. Karşılıklı güzel şeyler söylenecek. Ama önemli bir karar da alınmayacak.
İşler şimdiki gibi idare edilmeye çalışılacak.
Yaklaşan badire ise...
Anlaşılan, ‘‘gelince görülecek.’’
IMF'NİN RAPORU
Önümüzdeki yıl içinde Avrupa, Amerika ve bu arada Türkiye'yi de etkileyecek olan badirenin bir göstergesi evvelsi gün yaşandı.
IMF şaşırtıcı bir açıklama yaptı.
IMF, kısa bir süre önce açıklamış olduğu 1998 yılı büyüme tahminlerinin değiştirildiğini ‘‘özel bir raporla’’ evvelsi gün uluslararası kamuoyuna duyurdu.
Raporda iki noktaya değiniliyordu.
Birinci gelişme, IMF'nin 1998 yılı büyüme tahminlerini bir miktar aşağı çekmiş olmasıydı. Dünya büyüme hızı adını verdikleri kavramı yüzde 1'e yakın azaltıyorlardı. Dünya ekonomisi 1998'de beklenenden daha yavaş büyüyecekti.
İkinci olarak da 1998 yılı içinde dünya ticaret dengesinde büyük değişiklikler olabileceğini duyurulmaktaydı. IMF'ye göre uluslararası ticarette dengeler Asya lehine değişecekti. Asya ülkeleri bir yanda çok ciddi bir rekabet avantajı yakalamışlar, diğer yanda da ekonomilerini soğutmak zorunda kalmışlardı. Bu da ülke içinde satılmayan ürünlerin dışarıda pazarlanmasını gerektirecekti. Üstelik de çok ucuz fiyattan...
IMF'nin yaptığı açıklamada yer alan bu iki görüş aslında uzmanlarca bir süredir gayet iyi biliniyor.
IMF açıklamasında şaşırtıcı olan bunlar değil.
ANİ DEĞİŞİKLİK
IMF 1998 yılı büyüme tahminlerini dünya kamuoyuna daha iki ay önce duyurmuştu. Ama şimdi tahminlerini değiştirmek zorunda kalıyordu.
Diğer bir deyimle, uluslararası piyasalarda yaşananlar IMF için de tam anlamıyla bir sürpriz olmuş durumda.
Bu, uluslararası finansal krizin ne kadar yeni olduğunu ve ne kadar hızlı geliştiğini gösteriyor.
Uluslararası piyasalarda yaşananlar o kadar beklenmedik oldu ki, etkileri henüz rakamlara girmedi. Ekonomik göstergelere yansımadı.
Reel ekonomi ve dünya ticaretini henüz etkilemedi.
1998 yılı için yapılmış bütçe tahminlerine, projeksiyonlara dahil edilemedi.
İYİMSER IMF
IMF'nin açıklamasında bir diğer şaşırtıcı nokta, açıklamaya gösterilen tepki oldu.
Yabancı basını izledik. Uzmanlarla konuştuk.
Tanık olduğumuz tepkilerin tümü, IMF açıklamasını ‘‘iyimser’’ bulmuştu.
Gelişmelerin IMF düzeltmesinde belirtilenlerden de daha sert olabileceği düşünülüyordu.
İşin garibi, IMF'nin kendisi de yeni tahminlerin iyimser bir senaryo olduğunu kabullendi.
SONUÇ
Badire Türkiye'ye yarın gelecek değil.
İktisatta biz iki yıla ‘‘kısa vade’’ diyoruz. Altı ay ise ciddi tedbirler almak için yeterli bir süre değil.
Ankara'daki hareketsizliği bir yana bırakalım. Özel sektörün 1998 yılı hesaplarını yeniden gözden geçirmesi gerekiyor.
Paylaş