Paylaş
Her sabah işe gitmek için kapıdan çıkarken karşıdaki duvara bakıyorsunuz.
Duvarda koskoca harflerle yazılmış bir yazı.
Her gün, gözlerinizin önünde. İster istemez okuyorsunuz.
Peki yazı piyasa için de geçerli midir?
Hayır.
Trader mantığını iyi anlamak gerekiyor.
‘‘LONG''
Trader anlık yaşar.
Aldığını tutma amacı yoktur. Kısa bir süre sonra satacaktır.
100'den alır 101'den satar.
Duvardaki yazı ne olursa olsun. Bunu yapabildiği sürece trader halinden memnundur. Kısa bir zaman için pozisyon tutmuştur. Ama piyasada en önde olan kendisidir. İlk çıkan da kendisi olacaktır. Göze alınacak bir risktir.
Alır. Satar.
Buna ‘‘long'' pozisyon deriz. Devam edebildiği sürece trader parasını kazanır.
‘‘SHORT''
Duvardaki yazı gerçekleştikten sonra da trader için fazla önemi yoktur.
Çünkü trader, nasıl 100'den alıp 101'den satarken para kazanmışsa, olumsuz koşullarda da işini yürütebilir.
Önce bir kağıt borçlanır, 100'den satar. Döner bir süre sonra aynı kağıdı 99'dan geri alır.
Götürür, borçlandığı kişiye geri verir. Aradaki fark cebinde kalır.
Adı ‘‘short'' pozisyondur.
Fiyatlar düşmüştür. Ama Trader ‘‘açık'' gitmiş... yine para kazanmıştır.
ÖNCESİ VE SONRASI
Demek ki duvardaki yazı ‘‘önceden'' trader için önemli değil.
Ama işin ilginci, ‘‘sonradan'' da değil.
Duvardaki yazının trader açısından tek önem kazandığı an, iki işlemin arasında kalan kısa zamandır.
Trader alır, ama satamadan fiyatlar düşerse...
Veya satar... alamadan fiyatlar yükselirse...
İşte o zaman zarar eder. Yakalanır.
Duvardaki yazı trader'lar için sadece bu çok kısa zaman dilimleri sırasında önem kazanır.
DİĞERLERİ
Gördüğümüz kadarıyla trader mantığı dünyanın her yerinde böyle.
Değişmiyor.
İşte bu nedenle siyasetçilerin, banka üst yöneticilerinin, sanayicilerin veya bir merkez bankasının ‘‘Trader'lara bakarak'' hareket etmemesi gerekir.
Trader'lar çok farklı bir dünyada yaşarlar.
SONUÇ
Şirketler, kurumlar, üst yönetimler... gider.
‘‘Trading'' kalır.
Uzun tatil sonrasında bu görüşlerin ve duvardaki yazının önem kazandığı bir dönem başlamış oluyor.
Paylaş