Paylaş
Tatil sonrası piyasaların özelliği, tatil öncesinden farklı olmayacağa benziyor:
Yönsüz, cansız hareketler.
İsteksiz trade'ler. Hatta arada bir:
‘‘Dostlar alışverişte görsün’’ havası.
Ve elbette bu arada klasik söylentiler.
IMF VE EMEKLİLİK
Söylentiler arasında en klasiği IMF dedikoduları.
IMF yumuşak istikrar programına destek verecek mi? Verirse ne kadar para gelecek? Anlaşma olursa ne zaman imzalanacak? Yönsüz hareketler döneminde alışageldiğimiz sorular.
Emeklilik yaşı konusunda hükümetin bir adım atamamış olması, aslında IMF'nin yumuşak bir programa doğrudan onay vermesini zorlaştırıyor. Hatta belki de imkânsızlaştırıyor.
Aslına bakılırsa, emeklilik yaşının yükseltilmesi seçmeni nispeten az etkileyecek bir şekle sokulabilirdi. Örneğin, emeklilik yaşı 58-59'a yükseltilir, ama bunun birkaç yıl sonra işlerlik kazanması önerilebilirdi. Böylelikle, önümüzdeki yıllarda ‘‘emekli’’ olacak, bu konuya en duyarlı olan yaş grubu etkilenmezdi. Diğerleri ise olaya farklı gözlüklerle baktıklarından etki yumuşatılmış olurdu.
Ama hükümet bu konuda bir adım atamadı.
Şimdi IMF'den ancak dolaylı bir onay gelebilir. O da Türkiye'nin stratejik konumundan dolayı oluşacak siyasi baskılar sonucunda IMF'nin verdiği bir onay olur. Yani bunun dahi garantisi yok.
En yüksek olasılık, görüşmelere devam edilmesi ve ilişkilerin diplomatik bir sürüncemede kalması.
Ama piyasalar yine de kendi söylentilerini üretecek.
ENFLASYON
Yarın ocak ayı enflasyon rakamları açıklanıyor.
Hükümet yılın ilk 6 ayında zam yapmama politikası izlemeye karar vermişti. Bu politikanın ne kadar disiplinli uygulanacağını bilmiyoruz. Ama piyasaların beklentisi, kamu zamlarının yapılmayacağı yönünde. Bu nedenle fiyatların nispeten daha yavaş artması bekleniyor.
Aksi olursa piyasalarda tereddüt yaratabilir.
Oyuncular son bir ay içinde devalüasyonun yavaş gideceği beklentisi ile ciddi miktarda pozisyon açtılar.
Reuters'daki enflasyon beklentileri anketi, piyasaların yüzde 5-5.5 civarında bir rakam beklediğini gösteriyor.
Enflasyon bu rakamı aşar, örneğin yüzde 6'larda gerçekleşirse etkisi olumsuz olur. Çünkü ya devalüasyonun yüzde 4'lerde sürdürülmesi zorlaşır veya faizlerin biraz yukarı çekilmesi gündeme gelebilir.
Öte yandan, yüzde 5'in altında gerçekleşen bir enflasyon rakamı faizlerin biraz olsun inmesini kolaylaştıracağından piyasalara yeni bir alış dalgası getirebilir.
SONUÇ
Yarın açıklanacak enflasyon rakamları bu nedenle yönsüz piyasalar için gerçek bir ilgi odağı.
Ne var ki piyasaların beklentisi de gerçekçi.
Anlayacağınız, yönsüzlüğü değiştirecek bir gelişme buradan da gelmeyebilir.
Paylaş