Piyasalar ve volatilite

Salih NEFTÇİ
Haberin Devamı

Fiyatlarda görülen, yukarı veya aşağı beklenmedik hareketlere volatilite diyoruz. Volatilite bir yerde piyasaların nabzı.

Piyasalardaki son gelişmelerden sonra volatilite yükseldi.

Elbette düzeltilemeyecek bir şey değil.

Aslında marjinal düzenlemelerle piyasalar fazla bir çalkantı çıkmadan kolaylıkla bir genel seçime kadar götürülebilirdi. Maliyeti yüksek tedbirler seçimden sonra alınır, bunu yapısal reformlar izleyebilirdi.

Şimdi koşullar biraz farklı.

RİSK DENEN KAVRAM

1995 yılından bu yana piyasalar dikkatlerini dar alanda kalan işlere çevirdiler.

Kronik enflasyon sürecinin bozulmuş dengeleri yavaş yavaş arka plana geçti.

Türkiye'de finansal piyasaların iktisat kurallarını dikkate almadan işleyebileceği ve üstelik bunun da ilelebet böyle gideceğine inananların oranı şaşırtıcı seviyelere geldi.

Sonuçta, ‘‘risk'' denen kavram ortadan kalktı.

Yeni ekonomi yönetimi bu psikolojiden yararlanabilir, gemiyi fazla sallamadan ekonomiyi seçimlere götürebilirdi.

Seçimlerden sonra güçlü bir milletvekili sayısıyla işbaşına gelince de...

GERÇEK

Ama şimdi piyasalara gerçeğin ne olduğu hatırlatılmış bulunuyor.

Risk denen şeyin yok olmadığı, sadece piyasalarca dikkate alınmadığı ve bunun da tehlikeli olduğu aniden ortaya çıkıyor.

Bu arada dengelerin ne kadar hassas olduğu da görülüyor.

Volatiliteyi artıran başlıca neden bu.

İLK GÜNLERİN HEYECANI

Aslında Sayın Taner'in enflasyonla ilgili sözleri veya diğer bazı çıkışları, üzerinde durulması gereken bir olay değil.

Her hükümetin ilk günlerinde benzer (küçük) potlar kırılır.

İlk günlerin heyecanı ile bazı dikkatsizlikler yapılır.

Bunlar bir iki gün sonra unutuluyor. Birkaç gün sonra siyasetçiler de, bizler de, kendi işimize koyuluyoruz.

İlk günlerin heyecanı geçiyor.

Ayrıca, enflasyonun yüzde 100'e yaklaşacağı, piyasalarca da gayet iyi biliniyordu.

GERÇEKLER

Son haftalarda piyasaları esas etkileyen, volatiliteyi yükselten bu değil.

Yapılan zamlar, para musluklarının biraz sıkılması, gecelik faizlerin beklenenin üzerinde seyretmesi, hızlı iç borçlanmaya geri dönülmesi, bazı göstergelerin açıklandığından çok daha kötü olması...

Bunlar piyasalara birkaç yıl önce iyi bildikleri, ama uygulanan günü kurtarıcı politikalar nedeniyle yavaş yavaş unutmuş oldukları bir şeyi hatırlattı.

Risk kavramını...

Bir de bakıldı ki, bono portföyü tutmak, yüksek açık pozisyon taşımak vs. risklidir.

Ve volatilite yükseldi.

SONUÇ

Ekonomi yönetimi yavaş yavaş oluşuyor.

Hazine'ye, DPT ve DTM yönetimlerine yetenekli ve güven verici uzmanlar atandı. Hükümet siyasi gücünü koruyabilirse, uzun vadede başarılı olmamaları için bir neden yok.

Sadece, bu arada siyasetçilerin dikkatli gitmeleri ve piyasalardaki hassas dengeleri yakından izlemeleri gerekiyor. O kadar.

Yazarın Tüm Yazıları