Paylaş
Okurlar bu köşenin konularını güncel tutmaya çalıştığımızı bilirler.
Daha doğrusu, elimizden geldiğince, güncelden de öteye. Olayların birkaç ay önünde gitmeye çalışırız.
Ama bu strateji şimdi zorlanıyor.
Yazabileceğimiz konular gitgide daralıyor.
Sırayla gidelim.
İÇERİDEKİ GELİŞMELER
İçerideki gelişmeler derken ‘‘kur politikası’’ ve sistemin ‘‘açık pozisyonunu’’ alalım.
Burada sistem, hükümet ve bürokrasinin bazı birimleri bu konuda bir karar verdiler.
Çocuk değiller. Ne yaptıklarını, hangi riskleri aldıklarını biliyor olmalılar. Bundan sonra da bize söyleyecek bir şey kalmıyor. Kendi kendimize aldığımız bir kararla açıklığa kavuşana kadar bu konuya değinmemeye karar verdik.
Oysa, bu meselenin esası. Böylelikle piyasalarda orta ve uzun vadeli hareketlere değinmek de imkânsız hale geliyor.
GÖSTERGELER
Ama ‘‘Göstergeleri tartışmak mümkün’’ denebilir.
Büyüme hızı, üretim, kapasite kullanma oranı, turizm, dış denge, ödemeler dengesi, yatırımlar vs... Bunlar önemli değil mi?
Elbette bu yapılabilir.
Ama burada da bir sorun var. Ekonomik verilerin her zaman birkaç ay gecikmeyle yayınlandığı unutulmamalı. Günümüzde olaylar o kadar hızlı gelişiyor ki, rakamların fazla bir önemi kalmıyor. Örneğin, yayınlanan rakamlar sadece iki ay geriden gelse de dış ticaret dengesi bundan 6-7 ay önceki durumu gösteriyor. İçinde bulunduğumuz koşullarda 3-4 ay bile, dünya ekonomisinin hızlı bir değişiklik göstermesi için yeterli.
Demek ki bu göstergeleri tartışsak, ya spekülasyon yapacağız veya güncel konulardan uzaklaşacağız.
Kalıyor günlük piyasa hareketlerini yazmak.
Onu da yapıyoruz zaten. Ama her yazıyı ‘‘bono faizi iki puan indi, bir puan çıktı’’ üzerine kurmak pek akıllıca değil.
DIŞARISI
Gelelim dışarıdaki konulara.
Bir kere bugün dünyada yaşanmakta olan gelişmelerin önemlilerini aylarca önce zaten burada ele aldık.
Yine aynı konuya girsek bir tekrar olacak.
Dünyada yaşanan beklenmedik gelişmelere gelince...
Bunlar önemli, ama işler öyle bir noktaya geldi ki bu gelişmeleri de açıkça ele almak bilmiyoruz ne derece doğru.
ÖRNEK
Bir örnek verelim.
İçeride seçim konusu tartışılırken yazdığımız bir yazıda Malezya'nın son aldığı tedbirleri okurlara duyurmuş ve sermaye hareketlerine getirilecek kısıtlamaların içeride de gündeme geleceği tahminini yapmıştık.
Basını izliyor, tahmin şimdi gerçekleşme yolunda.
Tartışma elbette yararlı.
Ancak, konu üzerinde biraz düşününce işler çatallaşıyor.
Ve bu konuya hiç değinmemek daha akıllıca oluyor.
SONUÇ
Peki ne yazacağız?
Çare var mı? Elimizden geldiğince okurları ve yatırımcıları aydınlatmaya çalışacağız.
Dikkatli davranmak koşuluyla.
Paylaş