Paylaş
"Finans sektöründe maaşlar füze gibi." derken elbette uluslararası piyasalardan söz ediyorum.
İçerisi için aynı durum yok.
İÇERİSİ
Kuşkusuz iç piyasalarda da çok iyi para kazanan genç trader'lar var. Ama Türkiye finansal piyasalarında okulda öğrenilen ‘‘arbitraj’’ veya ‘‘fiyatlandırma’’ yöntemleri vs. gibi objektif bilgilere sahip olmak fazla para getirmiyor.
Bizim piyasalarda iyi para kişisel becerilerden ve elde edilmiş deneylerden dolayı kazanılıyor. Yetenekliyseniz, piyasalardan elde edilmiş becerileriniz varsa gerçekten de yüksek maaş alıyorsunuz. Ama modern finansı iyi bilmeniz şu an için maaşınızda ancak marjinal bir düzeltme yapıyor.
Çünkü piyasa henüz bu yöntemlerin geçerliliğine tam olarak inanmış değil.
Batı'da artık olağan karşılanan ‘‘hedging’’ adını verdiğimiz risklere karşı korunma yöntemleri bile çok küçük bir kesim tarafından benimsenmiş durumda.
Yapısal reformlar başlayana kadar da bu böyle devam edeceğe benziyor.
Dışarıda ise durum başka. Bir örnekle anlatacağım.
LONDRA
Evvelsi gün Londra'da idim. Uçağa atla 6 saat git. Londra'da bir saatlik görüşme yap. Sonra yine uçağa atla, 7 saat geri dön. Bu arada gümrük, pasaport kontrolü. Ona buna dert anlat. Dahası var.
New York trafiği. Arkasından cuma günü Londra trafiği. İki gün içinde ikişer kere.
Olacak şey mi?
Değil elbette. Normal bir durumda böyle bir öneri gelse:
‘‘Aklımdan zorum mu var’’ der geri çevirirsiniz.
Ama zaman geliyor. Oluyor işte.
Konuştuğum kişi uluslararası finansal piyasaları en iyi bilen üst yöneticilerdendi. Maaşları da biliyordu.
EVET FÜZE
Bana şöyle bir tablo çizdi.
Modern finansı bilen, çok iyi bir doktora eğitiminden geçmiş, biraz deneyimi olan bir genci işe ilk aldığımızda 200 ile 250 bin dolar arası bir maaş veriyoruz.
Bunun bir üstü, beş-on yıllık deneyimi olan grup. Bunlar 350 ila 400 bin dolar arasında maaşla işe başlıyor.
Daha yukarıdaki üçüncü grubun maaşı ise 500 ile 600 bin dolar arasında.
Bunlar yıllık brüt maaşlar. Finans sektörüne dışarıdan girenlere verilen paralar.
Ayrıca bu rakamlara genellikle yıl sonu ‘‘bonus’’unu da eklemek gerekiyor. Bunun ne olacağı ise o yıl şirketin ne kadar para kazandığına kalmış. (Örneğin, Asya krizinden dolayı bu yıl bonuslar herhalde fazla yüksek olmayacak.)
Elbette bu maaşla işe başladıktan sonra, sektörde kendinizi kanıtlar, şirkete yararlı olduğunuzu ispatlayabilirseniz, maaşınız bu seviyelerin de çok üstüne çıkabiliyor.
SONUÇ
Denecek ki, Amerikalılar'ın, İngilizler'in aldığı maaşlar anlaşılan yüksek. Ama bize ne?
Yanlış.
Kendisini finans sektörüne hazırlamak isteyen gençlere şöyle bir bilgi vereyim.
Amerika'nın en iyi diye bilinen üniversitesinin bu seneki ilk yıl doktora sınıfında 30 kadar öğrenci bulunuyor. Ama bunların sadece 4'ü Amerikalı.
Gerisi yabancı.
Anlayacağınız, rekabet artık herkese açık.
Paylaş