Paylaş
Son haftalarda bono piyasasında kâğıtlar prim yaparken, hisse senetlerindeki artış sınırlı kaldı.
Büyük faiz düşüşüne, daha çok rakamsal ve mevsimlik nedenlerle olsa da, enflasyondaki azalmaya ve iyimser yorumlara rağmen borsa beklenen çıkışı gösteremedi. Yerli yatırımcılar alıma geçtiler, ama yabancılardan gelen talep beklenenin altında kaldı.
Bu durum basitleştirilmiş bir senaryo ile açıklanmıyor.
YEN'İN ETKİSİ
Çeşitli varyasyonları olan bu senaryoya göre, Yen kilit değişken durumda. Çünkü, deniyor...
‘‘Japon Yeni dolara karşı değer kaybetmeye devam edebilir. Dolar önce 150, sonra da 170-180 Yen'e doğru gider. Bu, Japon ihraç mallarını ciddi biçimde ucuzlatır. İthal mallarını pahalı hale getirir. En başta Rusya, sonra Güney Kore, Tayvan, Singapur, Tayland ve Malezya, Japonya'yı izlemek zorunda kalır. Bölgenin önemli ülkesi olan Çin dünya piyasalarındaki rekabet gücünü yitirir.
Çin zaten artan bir işsizlik dalgası ile karşı karşıyadır. Sosyal çalkantılardan çekinen Çin Komünist Partisi büyümeyi yeniden hızlandırmak için, Çin parasını devalüe eder. Bunu Doğu Avrupa'dan, Latin Amerika'ya diğer devalüasyonlar izler.
Bu durumda yapılacak şey gelişmekte olan piyasaların kâğıtlarından çıkmak, örneğin, Amerikan bonolarında kalmaktır.’’
YEN'İ İZLEMEK
Dediğimiz gibi yukarıdaki basitleştirilmiş mantığın çeşitli varyasyonları var. Çok daha karmaşık hale getirilmiş şekillerde de karşınıza çıkıyor. Ancak sonuç aynı.
Bugünlerde Yen Dolar'a karşı değer kaybederse dikkat edin Rusya'da, Asya borsalarında, hatta Avrupa'da da hisseler değer yitiriyor. Aksi olursa kâğıtlar prim yapıyor.
Yani piyasalar bir yerde Japon Yeni'ni izliyor.
Peki Batı ülkelerinin bunca desteğine rağmen Yen neden düşmeye devam ediyor?
Nasıl oluyor da Japonlar bir türlü paralarının değerini güçlendiremiyorlar? Gerekli tedbirleri alamıyorlar?
Japonya gelişmekte olan zayıf bir ülke değil ki...
BİLANÇOLAR
Bu karmaşık olayı elbette tek bir nedene bağlamak mümkün değil. Ancak şu ana kadar fazla dile getirilmeyen bir etki var ki, hesaba katmamız gerekiyor.
Japonya dünyaya kredi açan en büyük ekonomi. Amerika dahil, gelişmiş ülkelerin birçoğunda dış denge açık veriyor. Demek ki şu veya bu şekilde bu ülkeler dışarıdan borç alıp bu açığı kapatmak durumundalar.
Oysa Japonya'da tersi bir durum var. Japonya'nın dış dengesi fazla veriyor. Yani, uluslararası piyasalarda borç alanlar bu borcu Japonlar'dan sağlıyor.
Şimdi duruma bakın.
Bilindiği gibi Japon bankacılık sektörü zor durumda. İçeride vermiş oldukları kredilerden dolayı kurumlar zararda. Çünkü 1980'lerde gayrimenkul yatırımlarına açılan kredilerin önemli bir bölümü geri dönmemiş bulunuyor.
Ama aynı zamanda Japon bankalarının bilançosunda dışarı açılmış birçok kredi var. Dolar olarak, mark olarak açılmış krediler. En basit şekliyle şöyle diyebiliriz:
Japon kurumları Yen'leri toplamışlar, dövize çevirip dış dünyaya borç vermişler.
SONUÇ
Şimdi soralım:
Dolar, Mark, Yen'e karşı değer kazanırsa ne olur?
Japon bankalarının Yen yükümlülüğü aynı kalır. Ama döviz kredilerinin değeri yükselir.
İçeride sönen balondan dolayı bozulan bilançolar bu nedenle düzelmeye başlar.
Paylaş