Paylaş
Yılmaz Hükümeti'ne açılmış olan kredi, sanırız pek az hükümete açılmıştır.
Bu, gerek piyasalara, gerek medyaya, gerekse de sade vatandaşın tepkilerine bakıldığında doğrudur.
Hükümet bu beklentileri şimdiye kadar nasıl karşıladı?
ÜMİT VE KORKU
Yukarıda saydığımız bütün kesimler Yılmaz Hükümeti'nin oluşumuna, vaat etmiş olduğu siyasi yumuşamaya bir ümitle yaklaştı. Kendilerinden tansiyonu düşürmelerinden fazla bir şey de istenmiyordu.
Başarılı olmaları ümit ediliyordu, ama bir yandan da korkuluyordu. Acaba bir arada kalabilecekler mi?
Acaba daha önceki bazı deneylerde olduğu gibi kısa zamanda başarısız mı olacaklar? Lüzumsuz polemiklere mi girecekler?
Acele bir seçime gitmek zorunda mı kalacaklar?
Yeni istikrarsızlıklar mı ortaya çıkacak?
Hükümetin ilk günlerinde ümit çoktu. Ama korku da vardı.
UYUM
Hükümetin ilk günlerinde Sayın Yılmaz ve Sayın Ecevit'in geçmişte yaşananlardan gerekli deneyleri kazanmış gibi davrandıklarını yazmıştık.
Aradan geçen zaman bu yorumu güçlendiriyor.
Sayın Yılmaz ve Sayın Ecevit'in polemiğe girmeyen yumuşak, Anglosaksonlar'ın deyimiyle ‘‘lowkey'' tutumları beklenmedik bir sürpriz oldu. Toplumun her kesiminden de bu tavra olumlu yaklaşıldığını görüyoruz.
İKİ VURGULAMA
İki vurgulama yapacağız.
Sayın Yılmaz, DYP ile kurmuş olduğu kısa ömürlü Anayol Koalisyonu'nda zayıf bir performans göstermişti. Bunun nedenini bir türlü anlayamamıştık. Çiller'le beraber çalışmanın zorluklarından kaynaklanabilirdi. Veya performansın kendisi tutuk olabilirdi.
Sayın Yılmaz'ın bu hükümetteki tutumu 1996 yılındakinden tamamen farklı. (En son örnek ‘‘RP ile mücadelenin kendilerine bırakılması'' konusundaki görüşü. Çok doğru.)
Bu farklılık, Anayol Hükümeti'ndeki performansın, Çiller'in varlığından kaynaklanması olasılığını artırıyor.
Ama ağzımız birkaç kez yandı, kesin bir karara varmadan önce biraz daha bekleyeceğiz.
İkinci vurgulama Sayın Ecevit ile ilgili.
Medya ve siyaset çevreleri yıllar boyu Sayın Ecevit ve eşinin siyaset yapma tarzını eleştirmiştir. Neticede Sayın Ecevit, yıllardan beri medyadan en az destek alan siyasetçilerden birisi olmuştur. (Tek olumlu sözler herkesin katıldığı ‘‘dürüstlüğü'' konusunda duyulur.)
Ama Ecevitler bildikleri yolda politika yapmaya devam etmişlerdir.
Şimdi performanslarına baktığımızda bir yanlış da göremiyoruz. Aksine karşımızda, dünyadaki değişimi kavramış ciddi bir Batılı siyasetçi var.
ANLAYIŞ
İşte belki de bütün bu nedenlerden yeni hükümetin ekonomiye yaklaşımına anlayışla yaklaşıldı.
Ekonomi konusunda atılan adımlara da herhangi bir eleştiri gelmedi. (Kendimizden bir örnek verelim. Sayın Taner'e bu köşede şimdiye kadar verilen destek, şimdiye kadar hiçbir ekonomi yönetimine iktidarlarının ilk iki ayında verilmemiştir.)
Elbette bunun bir diğer önemli nedeni de Hazine, Dış Ticaret, Özelleştirme, DPT gibi bürokrasi odaklarına çok olumlu bakılan isimlerin getirilmiş olmasıydı.
Sonuçta makro ekonomi ve finansal piyasalarda şimdiye kadar atılan adımlara çok ılımlı yaklaşıldı. Uzmanlar, bu arada Hazine'nin aldığı bazı doğru kararları yakından izlediler.
SONUÇ
Yeni hükümetin siyasi kanadının gösterdiği başarı, ekonomide yapılanların bir süre daha anlayışla karşılanmasına neden olacaktır.
Bu süre üç ay değildir.
Paylaş