Hükümetin dışarıdaki imajı

Salih NEFTÇİ
Haberin Devamı

Hükümetin dış dünyadaki imajı çok mu iyi? Yoksa çok mu kötü?

Dışarısının hükümete bakışını objektif bir şekilde tartışıp okuyuculara bu konuda yardımcı olmak istiyoruz.

HAYAL

Dışarısı hayal görmüyor. Erbakan Hükümeti'nden Yılmaz Hükümeti'ne geçmekle Türkiye'nin temel sorunlarında fazla bir değişiklik olmadığını düşünüyor.

Ekonomik dengelerin yerine oturtulması,

Sosyal güvenlik, KİT'ler, özelleştirme, Güneydoğu, İslamcı kesimlerin gücü.

Buralarda henüz ciddi bir değişiklik yok. Bu gayet iyi biliniyor.

Bu açıdan bakınca, hükümetin icraatları konusunda fazla bir iyimserlik görülmüyor. Sadece RP'nin iktidardan uzaklaşmış olması önemli bir gelişme olarak ortaya çıkıyor.

TARZ VE NİYET

Yılmaz Hükümeti'nin en büyük başarısı, Türkiye'de siyaset sahnesine ve devlet yönetimine yeniden bir ciddiyet getirmiş olmasında görülüyor.

8 yıllık eğitim dışında herhangi bir reform yapmamış olsa da en azından sorunların kabullenildiği düşünülüyor.

‘‘Kendileri ile konuşabiliyoruz’’ deniyor.

Dışarısı, hükümetin reformcu, atılımcı, sorunları çözücü özellikleri olup olmadığını bir kenara bırakıyor. Hükümetin en azından makul insanlardan oluştuğunu ve makul davrandığını düşünüyor.

Kısacası ‘‘normallik’’ ön plana çıkıyor.

EN ÇOK KREDİ

Bundan bir süre önce bu köşede Sayın Mesut Yılmaz'ın performansını fena bulmadığımızı söylemiş, ama geçmişte ağzımız epey yandığından henüz kesin bir şey söylemek istemediğimizi belirtmiştik.

Bu görüşü halen de değiştirmiş değiliz. Kesin bir şey söylemek için biz biraz daha bekleyeceğiz.

Ama dışarısı bu konuda bizden biraz daha ileride.

Yeni hükümet üyeleri içinde en çok kredi Sayın Yılmaz'a veriliyor. Dışarısına göre, hükümetin belli bir stabilite kazanmış olmasında Sayın Yılmaz'ın önemli bir rolü var.

Ayrıca, açıkça dile getirilmese bile, tartışmalı bazı politikacılarla gereksiz polemiklere girmediği, dış politikada zor bazı sorunları cesaret ve ciddiyetle kabullendiği de düşünülüyor.

DEĞİŞEN BAZI DENGELER

Dışarıdaki olumlu havanın hükümetin tutumundan kaynaklandığı genelde doğru. Ancak, olayın çok farklı bir yönü göz ardı edilmemeli.

Bizim ilgi alanımızın dışında kalan bu son derece önemli olaya diplomatik bir dille kısaca değinelim.

Son aylarda Amerika'nın ‘‘bölgeyle’’ ilgili uzun dönemli stratejik politikalarında önemli bir değişiklik yaşanmışa benziyor.

Uzun vadeli petrol politikaları ve stratejik güç dengelerini kapsayan bu değişiklik, Türkiye'nin lehine olabilir.

Dışarının hükümete bakışında kuşkusuz bunun da çok önemli bir rolü var.

SONUÇ

Ama yine de tekrarlayalım:

Dışarısı hayalci değil. Sorunları da biliyor.

Yazarın Tüm Yazıları