Borsayı ilgilendiren bazı gelişmeler

Salih NEFTÇİ
Haberin Devamı

Ne kadar tanırsanız tanıyın, İMKB insanı şaşırtıyor.

Oturup düşünüyorsunuz. ‘‘Son gelişmelerden dolayı yükselmesi gerekir’’ diyorsunuz.

‘‘Önümüzdeki günlerde yüzde 4-5 yukarı gidebilir’’ diye tahmin ediyorsunuz.

Sonradan gerçekleşmeye bakıyorsunuz.

İnanılacak gibi değil.

Borsa üç gün içinde yüzde 10 sıçramış. Dün de yüzde 6 yükselmiş. Olacak şey mi?

OLUMLU GELİŞMELER

Ama kısa vadede borsayı hareketlendirecek gelişmelerin varlığı da bir gerçek.

Bu gelişmelerin önemlileri dışarıdan ve özelleştirmeyle ilgili adımlardan kaynaklanabilir. Bizim gördüğümüz kadarıyla bir kısmı bilinen bu gelişmelerden bazıları şöyle:

Uluslararası kurumlar son zamanlarda ‘‘Türkiye hisselerine girin. Kısa vadede olumlu koşullar var’’ önerilerini artırdılar. Bu nedenle İMKB kâğıtlarına ek bir talep gelebilir. (Ama bunun yanında bazı hisselerin eskisine kıyasla daha az çekici olduğu da ajanslarda yer aldı.)

İkinci önemli gelişme, Turkcell'in Hazine'ye yapacağı ödemeyle ilgili. Turkcell bu ödeme için gerekli olan kaynakları bir sendikasyon kredisiyle sağlama sürecinde. Toplam 900 milyon dolara yakın bir borç söz konusu.

Bankers Trust, DMG ve JP Morgan tarafından Turkcell adına 575 milyon dolarlık sendikasyon başlatıldı. Kredi üç değişik dilimden oluşuyor. LIBOR artı 325 bp'den çıkan bu sendikasyona çok iyi bir talep gelmesi bekleniyor. Ayrıca önümüzdeki günlerde bu amaçla bir de 300 milyon dolarlık kâğıt satılacak. Demek ki bir kaza çıkmazsa, hükümetin kasasına kısa zaman içinde en az yarım milyar dolar girebilecek.

Daha da önemlisi, Turkcell'den elde edilecek kaynakların hükümeti harekete geçirebileceği.

Bunun verdiği gayretle Türk Telekom'un 1998'in sonuna doğru piyasaya sürülmesi de gündeme gelebilir. Bunun sözü aslında şimdiden ediliyor. Ama şu anda pek inanan yok. Turkcell ödemesi ile bu psikoloji değişebilir. Türk Telekom'un ‘‘sonunda’’ piyasaya sürülebileceği inancı borsayı ciddi biçimde etkileyecektir.

Yabancılar geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Akbank hisselerinin uluslararası piyasalardaki satışının iyi geçtiğini düşünüyor.

Bu, dışarıda İş Bankası hisselerine olan ilgiyi artırdı. Yabancılar yurtdışında piyasaya sürülecek İş Bankası hisselerinin ilk yüksek likiditeye sahip Türkiye kâğıdı olabileceğini hesaplıyorlar. Profesyoneller açısından yüksek likiditeye sahip bir kâğıdın piyasa oluşturması önemli.

Son olarak dış piyasaların genel psikolojisi de hesaba katılmalı.

Güney Kore geçen hafta çok başarılı bir borçlanma yaptı. Kore kâğıtları adeta kapışıldı. Bunun hemen ertesinde de Türkiye benzeri ülkelerin bonolarında faizler düştü. Neredeyse tüm kâğıtlar prim yaptı.

Bu psikoloji, Türkiye bankalarının sendikasyon kredisi arayışlarını da etkiliyor.

Türk bankalarının yeni sendikasyon kredisi arayışları beklenenden olumlu geçiyor. Garanti Bankası'nın 325 milyon marklık sendikasyonu 250 milyon marktan yükseltilmişti. Yabancılar bu krediyi başarılı bulmuşlardı. Ayrıca şu anda piyasada olan birkaç Türk bankası sendikasyonu daha var. Bunlar da ilk başlangıçtaki miktarların üzerine çıkacağa benziyor.

SONUÇ

Gelişmekte olan finansal piyasaların havası gördüğünüz gibi çok değişken.

Asya krizi vs. derken bir bakıyorsunuz, inanılmaz bir karamsarlık.

Ama hemen arkasından ani bir iyimserlik. Bir casino atmosferi.

Yapacak bir şey yok. Piyasalar böyle.

Demek ki yüksek riskleri de akıldan çıkarmamak gerekiyor.













Yazarın Tüm Yazıları