Paylaş
‘‘Londra uluslararası bir finans merkezidir’’ denir. Ama hangi işlemlerin merkezi olduğu genellikle söylenmez.
Tahmin edin bakalım? Londra neden bir uluslararası finans merkezi?
Hangi çeşit işlemlerde?
Ve daha ilginci:
Hangi gelişmelerin sonunda Londra bir finans merkezi olmuş?
Üç örnek tartışacağız. Bugün birincisi.
YIL 1963
Amerika'dayız. Sanırız Kennedy dönemi.
Politikacıların akıllarına parlak bir fikir gelir.
Yabancılar, Amerikan piyasalarına gelip bono satmaktadırlar. Amerika'da yabancı bankalar tarafından satılan bonolara vergi koyun. Yabancı gelecek, Amerika'da dolar cinsi bono satmak isteyecek. Ama ödeyeceği faize vergi var. Yabancı, sattığı bononun faizini yüksek tutmak zorunda kalacak. Ve bu arada Amerikan maliyesinin kesesi dolacak.
Üstelik kurnazlığa bakın. Yabancıların oy hakkı yok. Böylece politikacılar hem yeni vergi toplamış olacaklar, hem de Amerikan seçmeni kendilerine kızmamış olacak.
Açıkça kabul edin ki, fikir parlak.
Neyse, sonunda meclisten ünlü ‘‘Interest Equalization Act’’ adlı kanun çıkar. Yabancı bono ihraçlarından elde edilen faiz gelirinden yüzde 15 vergi alınması kararlaştırılır.
Sonra ne olur?
Paralar Amerikan Maliyesi'ne akmaya mı başlar?
Birkaç ay.
LONDRA'YA DOSTUM
Arkasından...
...Amerika'da dolar cinsi bono ihraç eden bütün yabancılar başlarlar bu ihraçları Londra'da yapmaya.
Asarım, keserim.
Ceza.
Para etmez. Bono ihraçları birbiri arkasına Londra'ya kayar. Amerikan bankalarının yabancı müşterilerden almakta oldukları komisyonlar buharlaşır. Tatlı kârlar Londra bankalarının cebine girmeye başlar.
Ve... Amerikan bankaları başlarlar Londra'da şube açmaya.
Euro-bono piyasasının temelleri Londra'da işte böyle atılmıştır.
SONUÇ
Aradan zaman geçer.
Amerikan Meclisi, ‘‘Interest Equalization Act’’ adlı ünlü kanunu zararlı bulur, 1974 yılında yürürlükten kaldırır.
Londra'daki iş hacminin New York'a gelmesi için elinden gelen gayreti göstermeye başlar.
Ama geçen gün Financial Times da duyuruyordu. Dünyadaki tüm euro-bono ihraçlarının yüzde 80'den fazlası bugün Londra'da gerçekleştiriliyor.
(Unutmadan ekleyelim. İki öykümüz daha var.)
Paylaş