Pandeli Restoran

Geçmişten bugüne bir İstanbul klasiği.

Haberin Devamı

Bu pazar sizlere, merdiven altında köfte ve nohutlu pilavla başlattığı lokantacılık serüvenini, Türk mutfağının klasiği haline gelen Pandeli Restoran’la taçlandıran Niğde doğumlu Rum kökenli bir Türk vatandaşı olan Pandeli Çobanoğlu’nun öyküsünü anlatmak istedim.

Dile kolay, 1901’den bugüne, 113 yıldır faaliyet gösteren bir işletme Pandeli. Kağıtta levrek, kuzu tandır, pilaki, patlıcan böreği ve her mevsim güllaç denince lezzet ehli pek çok kişinin aklına ilk gelen adreslerden biri bu restoran.
Uzun bir aradan sonra Mısır Çarşısı’na uğramıştım ve elbette Pandeli Restoran’a. Hoş bir tesadüf getirdi beni Sofia Çobanoğlu’yla bir araya. Bu tesadüf okuduğunuz yazının da sebebi oluverdi.
Sofia, Pandeli Çobanoğlu’nun en küçük oğlu olan Hristo’nun kızıdır. Geçmişine sahip çıkan, lezzete aşina, İstanbul’a aşık Sofia’dan öğreniyorum, dedesinin kurabiyelerinin bir zamanlar ne kadar ünlü olduğunu. Sevgili dedesi bu kurabiyeleri, un kullanmadan, badem kırıklarından yaparmış.
Dede Pandeli’nin başarı öyküsü çömlekçilerde Ayazma’nın yanındaki mum ardiyesini lokantaya dönüştürmesiyle başlamış.

I. DÜNYA SAVAŞI SONRASI NİĞDE’YE DÖNMEK ZORUNDA KALMIŞ

Maharetin derin merakta yattığını düşünen Pandeli, Türk mutfağına olan merakını yaratıcılıkla birleştirmiş, geçen zaman içerisinde, bir lezzet uzmanı olduğunu herkese ispatlamıştı. Dönemin tüm dünyayı sarsan olayları onu zaman zaman yılgınlığa düşürse de Pandeli Restoran’ın bugünlere gelmesine engel olamamış. Balkan Savaşı ve ardından gelen I. Dünya Savaşı’yla değişen şartlar onu, Niğde’ye dönmek zorunda bırakmış ama savaş sonrası tekrar geldiği İstanbul’da, bu kez de Yağcılar İskelesi’nde yaratmış kendi lezzetlerini.
Ne yazık ki bir kez daha yıldırmış ülke gerçekleri onu. 6-7 Eylül olayları, hem lokantasını tahrip etmiş, hem de kendisini. Hayata küsmüş Pandeli Usta.

CELAL BAYAR’DAN İZİN ALARAK AÇILDI

O istemese de İstanbullu ondan ve onun müstesna lezzetlerinden vazgeçmez. Dönemin Valisi Fahrettin Kerim Gökay, Cumhurbaşkanı Celal Bayar’dan aldığı izinle Pandeli’yi yeni bir restoran açmaya razı eder. Pandeli Restoran böylece, üçüncü ve son kez açılır. Pandeli Usta bu kez Mısır Çarşısı’ndadır, yanında küçük oğlu Hristo’yla. Hristo, doktorluğu bırakmış, baba mesleğini kuşanmıştır.
Restoran açılıp faaliyet göstermeye başlayınca Pandeli Usta, aynen geçmişte olduğu gibi, gün doğmadan başlar güne. Önce balıkhaneye, oradan da hale... Balıkların ve sebzelerin en güzelleri, en tazeleri seçilir, lezzetlerine lezzet katılmak için restorana götürülür.
Yıllar yılı Atatürk de dahil pek çok değerli ismi ağırlamıştır Pandeli ve bundan sonra da ağırlamaya devam edecektir. Haliç ve Galata manzarası eşliğinde yemeklerin ve elbette İstanbul’un tadını çıkarmalıydı Pandeli’ye gelenler. Teşekkürler Pandeli Çobanoğlu, teşekkürler Sevgili Sofia.

Haberin Devamı

Pandeli Restoran

Sahrap Soysal'ın nefis yemek tarifleri için bizi takip etmeye devam edin.

Yazarın Tüm Yazıları