Bugün Kurban bayramının ikinci günü. Çoğunuz kurban kesme işini dün hallettiniz. Bugün gidilecek akrabalarınız, ziyaret edilecek dost ve ahbaplarınıza gidecek, gönüllerini hoş edeceksiniz.
İslamiyete göre hali vakti yerinde olan herkesin kurban kesmesi vaciptir ve biz Türkler de müslümanlığın bu vacibini layığıyla yerine getirmeye çalışırız. Kurban kesmenin, kesilen kurbanın etini dağıtmanın ve kurban etini pişirip yemenin bir ritüeli vardır ve bu ritüeller temelde aynı olmakla birlikte yöreden yöreye farklılık gösterir. Bazı yörelerimizde bayramın dört günü de kurban eti yenirken, bazı yörelerimiz yalnızca bayramın ilk günü kurban eti yer. Ama genel için şunu söylemek mümkündür: Kurban bayramı dendiğinde akla kurbanlık hayvanın etinden yapılan yemekler gelir.
Dedik ya, kurban kesme ve dağıtma işi bir ritüeldir ve yörelerimize göre farklılık gösterir. Yurdumuzun bazı yörelerinde kurbanlık hayvanın kurbanı kesen kişiyi sırat köprüsünden geçirip cennete götüreceğine inanılır, bazı yörelerdeyse kurban sadece kişinin kendisi için değil ailesi ve sevdikleri için de kesilir.
Hali vakti yerinde olan bazı aileler sadece kendileri için kurban kesmekle de kalmayabiliyorlar. Bazı yörelerde adet olan şey, erkek evladın nişanlısı ya da sözlüsü için de kurban kesmek. Hatta kız evine giden kurbanlık koyun ya da koça bazen altın bilezikler ve değerli takılar da eşlik edebiliyor.
Karadeniz gibi erkek evlada çok değer verilen bölgelerde ise durum tam tersi olabiliyor. Yani kız evi damat bayram ziyaretine geldiğinde kurban kesebiliyor. Kurbanlık hayvanın ne olacağı ise kız tarafının takdirine kalmış; isterse koyun kesiyor, isterse horoz. Yine Karadeniz’in bazı yörelerinde kurbanlık etin bir parçası bayramdan tam kırk gün sonra kaynatılacak aşure için saklanıyor.
Gelelim kurban etinden yapılan yemeklere... Kurban etinin nasıl değerlendirileceği de yöreden yöreye farklılık gösteriyor. Örneğin bazı yerlerde kesilen kurbanın böbrek ve ciğerinin kurbanı kesen kişiye yedirilmesi şartken bazı yörelerimizde aynı organları ev halkının yemesi adettir. Pek çok yöremizde Kurban bayramı sabahı kahvaltı kurban etinden yapılan kavurmayla ediliyor, akşam yemeğindeyse yine kurban eti yeniyor.
Mercimekli firik pilavı
6 kişilik
Hazırlama süresi 20 dakika
Pişirme süresi
20 dakika
Malzeme listesi
2 su bardağı yeşil mercimek
1 su bardağı firik
5 su bardağı sıcak su
1/2 su bardağı zeytinyağı
2 adet orta boy kuru soğan
2 tatlı kaşığı biber salçası
2 çay kaşığı tuz, kırmızı toz biber
Yeşil mercimeği yıkayıp süzüldükten sonra orta boy bir tencereye aktarın. Üzerine çıkacak kadar su ekleyip orta ısılı ateşte 20 dakika kadar haşladıktan sonra süzün ve bir kenarda bekletin. Zeytinyağını geniş bir teflon tencereye ya da pilav tenceresine aktarın. İncecik doğradığınız soğanları kızgın yağa aktarıp orta ısılı ateşte, karıştırarak 2-3 dakika kavurun.
Üzerine salça, tuz ve kırmızı toz biberi ekleyip 1-2 dakika daha kavurun. 5 su bardağı sıcak suyu ilave edip karıştırdıktan sonra kaynamasını bekleyin. Hafifçe haşlayıp süzdüğünüz mercimeği ve firikleri kaynayan suya aktarıp karıştırın. Orta ısılı ateşte, pilav suyunu iyice çekinceye kadar pişirin. Pilav suyunu iyice çekince ocağın altını iyice kısın. Pilavı kısık ateşte 10 dakika daha pişirip ocaktan alın. Pilavı, tencerenin kapağı kapalı vaziyette 20 dakika dinlendirin. Dinlenen pilavı tahta bir kaşıkla aşağıdan yukarıya doğru karıştırıp havalandırın. Sıcak sıcak servis yapın.
NOT:Firik, buğdayın henüz olgunlaşmadan süt halindeyken toplanarak çeşitli işlemlerden geçirilmiş haline verilen isimdir.
Kremalı midye krep
8 kişilik
Hazırlama süresi 30 dakika
Pişirme süresi
20 dakika
Malzeme listesi
1 su bardağı şokella veya notella
(Kakaolu fındık kreması)
1 kutu labne peynir (200 gr)
5 yemek kaşığı pudra şekeri
Krep için;
4 adet yumurta
1 su bardağı süt
1 çay kaşığı tuz
1 su bardağı ılık su
1 su bardağı dolusu un
2 çay kaşığı tereyağı
Krebi hazırlamak için; oda sıcaklığında bekleyen yumurtaları derin kabın içine kırın. Üzerine tuzu serpip mikser ya da çatal yardımıyla 2-3 dakika kadar çırpın. Üzerine süt ve ılık suyu aktarıp unu da azar azar ilave etitkten sonra çırparak tüm malzemeleri iyice karıştırın. Üzerini alüminyum folyoyla kapatıp oda sıcaklığında en az 30 dakika dinlendirin. Diğer taraftan küçük boy teflon krep tavasını orta ısılı ateşin üzerinde kızdırın.
Tavaya bir çay kaşığı tereyağı koyup tavanın her tarafını yağlayın. Dinlendirdiğiniz krep hamurundan Türk kahvesi fincanıyla bir fincan kadar alıp, yakın bir mesafeden kızgın tavaya aktarın. Tavayı hafifçe sallayarak hamurun tavaya yuvarlak olarak yayılmasını sağlayın.
Altı kızaran krebi ters çevirip kızartın. Hamurun tamamına aynı işlemi uygularken arada sırada tavayı tereyağıyla yağlamayı ihmal etmeyin.
Bir bardak kakaolu fındık kremasını geniş bir kaseye aktarıp üzerine pudra şekeri ve labne peyniri ilave edin. Mikser ya da çatal yardımıyla çırparak pürüzsüz bir kıvama getirin. Kreplerin bir ucuna bu peynirli kremadan birer yemek kaşığı kadar koyup. D şeklinde katlayarak uçlarına yapıştırın. Servis tabağına dizdiğiniz kreplerin üzerine kalan sosu gezdirin. Üzerlerine pudra şekeri serpiştirip ılık olarak servis yapın.