Ata’nın altın yakamozları

Dün Jet Life dergisinin mart sayısında yayınlanan bir söyleşiden bahsetmiş ve o söyleşiden kahve fincanlarıyla ilgili bilgileri paylaşmıştık.

Haberin Devamı

Söyleşi yapılan isimlerden Uğur Atik’in anlattığına göre, kahve ilk kez Mısır ve Yemen’de yapılan Sufi toplantılarında içilmiş.
Biz Türkler’in kahveyle tanışması ise Kanuni Sultan Süleyman zamanında olmuş.
Kahveyi kavurmayı ve çekmeyi öğrenen Osmanlılar için bu madde çok değerliymiş. Öyle herkes kahve içemiyormuş. Kahve içebilmek için saygın bir konumda olmak gerekiyormuş.
1600’lü yıllarda Viyana’ya dayanan Osmanlı ordusu dönüşte kahve dolu çuvallarını almadığı için kahvenin Avrupa’ya yayılmasına vesile olmuş.
Türk insanı tarafından çok sevilen kahve, dönemlere bağlı olarak farklı fincanlarda sunulmuş. Tanzimat Dönemi’nden sonraki padişahlar fincanların üzerine kendi montürlerini koydururken Atatürk bu adeti benimsememiş. Günde yaklaşık 18 fincan kahve içen Atatürk, altın doreli fincanları tercih etmiş.
Kemal Kutay’a göreyse Ata, Savarona’da kahve içerken fincanından denize yansıyan altın yaldızlar hoş görüntüler ortaya çıkarırmış...

Haberin Devamı

Susamlı köfte

Bulguru bir tepsiye aktarıp üzerine ılık suyu ekleyin ve şişmesi için 10 dakika bekletin.
Diğer taraftan susamı yağsız vaziyette, iyice sararıncaya kadar kavurun. Soğanları incecik doğrayıp zeytinyağında kavurun. Üzerine salçayı ilave edin ve birkaç dakika daha çevirin.
Şişmiş olan bulgurun üzerine susam, kavrulmuş salça-soğan karışımını ilave ederek iyice yumuşayıncaya kadar yoğurun.
İncecik kıyılmış maydanoz, kimyon, tuzu ekleyin ve yoğurmaya devam edin. İyice yumuşayınca elinizle şekil vererek servis tabağına yerleştirin. Üzerini dilimlenmiş domatesle süsleyin ve servise sunun.
Not: Köfteye şekil verirken elinizi sık sık suya batırırsanız, işiniz daha kolay olur.

Malzeme listesi

- 2 su bardağı bulgur - 1,5 su bardağı ılık su - 2 çay bardağı susam - 2 adet orta boy kuru soğan - 2 yemek kaşığı domates salçası - 2 çay bardağı zeytinyağı - 1 demet maydanoz - 2 çay kaşığı tuz, kimyon

Yazarın Tüm Yazıları