Paylaş
Başarı; başarma işi, muvaffakiyet.
Dil bilimi uzmanı değilim ama iş hayatındaki iş alışkanlığının, başarının, davranışın ve
potansiyelin toptan ifadesi
en doğru şekilde Fransızcadan gelen performans kelimesi ile eşleşiyor sanırım.
Kelime derinliği açısından muvaffakiyete yakın olsam da
iş hayatına dair bütünlük halen performansta.
…
Bu kısa yazıda konumuz kelime kökeni ya da performans olmadığı için burayı hızla geçiyor ve
ilk soruya dönüyorum;
sahi performans değerlendirmenin neresindesiniz?
…
Bu soruyu hem kendiniz, hem kurumunuz hem de varsa size bağlı çalışanları değerlendirme şekliniz için soruyorum.
Tabi hayatı değerlendirme şeklinize bakma
ve bu noktada sonuç çıkarma aşamanız da düşünülebilir.
…
İnsan Kaynakları yönetimleri ve bu konudaki uzmanlar gözünden bakarsak birçok farklı perspektif ile
uygulama yöntemi sıralamak mümkün.
Elbette genel toplama etkileri yadsınamaz ve elbette biliyoruz ki iş hayatının sistematik ilerleyişi bu uygulamalar
üzerine inşa edilmiş durumda.
Bense şu anda konuyu başka bir taraftan ele alma taraftarıyım. Bu taraftan bakınca
gördüğüm ise,
performans değerlendirmenin net olarak
üç evresi var.
1 – Bütçe ile eşleşen “Yazılı Hedef” aşaması. Ki bu aşama bizim iş hayatımızda en yaygın olanıdır.
Kurumun bütçesi ön plandadır, karlılık varsa herkes mutludur, bütün değerlendirmeler kısa ve geçmiş vadelidir.
Hani şu çeyrek hedefi tuttuysa, şirket yatırım aldıysa vs herkesin mutlu olduğu
terfilerin, artışların ya da bonusların
keyifle verildiği hallerdir.
2 – İnsanı geleceğe yatırım olarak gören “Parlayan Potansiyel” aşaması. Çok konuşulan ama dönemsel etkilerden, varlık seviyesinden
ve insan faktörünün uyumlanamamasından dolayı hayata geçen örneği
az ya da kişiye özel(!) olandır.
Kurumun vizyonu ve finansal yatırım seviyesi ile eşleşir, en romantik ama en insani olanıdır,
geleceği hedefe koyan ve eldeki potansiyeli doğru yerde kullanmayı
umut eden aşamadır.
Tam olarak; her çalışanın en yetkin olduğu haline kucak açan ve herkesi gelişmesinin en anlamlı olduğu yanı ile destekleyip
genel geçer eleştirilerden uzak tutan hallerdir.
3- Devamılığı ön plana alıp günün gerçeğini ve potansiyelini aynı potada eriten “Temkinli Karma” aşaması.
İlk ikisinin karışımıdır, finansal veriler ile gelecek umudunu aynı anda
var etme iddiasındaki aşamadır.
İş hayatı temelinde en etkin olanı olabilir ancak sanırım en bilinçli uygulayıcılara ihtiyaç duyduğundan
uygulaması yine oldukça az.
…
Siz hangi aşamadasınız?
İşinizi, kurumunuzu ve hayatınızı hangi bakış açısına emanet ediyorsunuz?
…
Bu arada listede hiç saymadığım ayrı bir aşama var !
Özellikle saymadım çünkü
iletişimi iyi niyetli de olsa yönetemeyen, alışılagelmişe sıkıca tutunan,
etkisinin farkında olmayan,
hep değerlendirilene bakıp kendine ya da dış etkenlere bakamayan,
manipüle eden,
geri bildirim yapacağım derken kırıp döken insan faktörü devreye girerse
saydığım her aşama istisnasız “Çöp” aşamasına
dönüşüyor.
…
Aman aman,
hepsine razıyız ama Performans Değerlendirmeniz “Çöp” olmasın…
Paylaş