Paylaş
Evet evet,
hayat kaliteniz ve belki
bu noktadaki algınız tam olarak hayati önem taşıyor.
…
Çalışma anınızda ya da daha geniş çerçevede
iş hayatınızla ilgili tüm
zamanlarda bulunduğunuz zaman dili mi ile uyumlu musunuz?
Yoksa geleceğe dair umutları yükseltme çabasında mısınız?
O ana ya da işe odaklanıp gerçekten tüm gücünüz ile orada mısınız ? Yoksa bir sonraki adım için hep bir hazırlık var mı?
Geleceğe dair umut, heves ve çaba
elbette zamansız olarak değerli lakin,
baskınca “geleceğe dair” telaşlar içerisindeyseniz bilin ki hem hayat kaliteniz hem de iş kaliteniz fazlaca kayıp veriyordur.
Tabi bu noktada söz konusu endişenin kaynağının ne olduğu
fazlaca mühim!
…
Kurum ya da yönetici ekibini kendi zamanında tutmakla sorumlu olsa da
çalışma anında tüm benliği ile orada olamayan çalışan ile
çalışmak istemeyecektir.
Çalışan ise aynı durumda hem kendi kapasitesine yazık etmekte hem de geleceğe dair çokça fırsatı kaybetmektedir.
Belki de; kurumun ya da yöneticinin motive etmek için uzattığı havuç
o kadar da faydalı değildir!
Belki de; çalışanın anı kurtarma, dişini sıkma, çaresiz hissetme pahasına sergilediği tavır herkese zarar veriyordur!
Ne dersiniz?
…
Gününüzü hangi duygu ve düşüncelerle geçiriyorsunuz? Bu duygu ve düşünceler sizde hangi davranışları tetikliyor?
Bu davranışlar işimize ve geleceğimize ne yönde
katkı sağlıyor?
Bence fark etme, harekete geçme,
önce kendimiz sonra işimiz için kaliteyi yükseltme vaktidir.
…
İş hayatının her anında böyle olduğu söylenebilir ancak özellikle pandemi gibi çetrefilli sıkıntılar barındıran bir dönemde
işimiz ile aynı zamanı yaşamaya ihtiyacımız var.
Tabi ki geleceğe dair beklentilerinizin gerçek olabilmesi için…
ŞahapT.
Paylaş