Paylaş
Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun…
Umarım gerçekten kutlu olduğu,
yani anlamınca “uğurlu” olduğu günleri görebiliriz.
Uğurlu; uğuru olan, iyilik getirdiğine inanılan, kutlu, tekin, kademli, meymenetli, mübarek.
…
İyilik getirmek,
kutlu olmak,
tekin,
mübarek yani kutsal
vs.
Bu derinliğin var olduğu zamanlarımız olsun dilerim.
…
Sanırım sözü çok uzatmaya gerek yok ve durum oldukça net;
suçluyuz!
Evet evet, suçluyuz…
En başta (ve en yoğun) erkekler olarak, tabi ki coğrafya olarak, illa ki geri kalmanın müsebbipleri olarak,
tüm yönetimler ve inisiyatif sahipleri olarak,
illa ki insanlık tarihi olarak,
İnsan Haklarını boş ver “insan” olmayı anlayamayanlar olarak
ve daha birçokları ile
suçluyuz.
Ve hatta “suçlu egemen” bu toplumda yetişen ve
bu suçu devam ettiren tüm bireyler olarak
suçluyuz!
…
Ve suçluluğumuz özür dileyerek değil ancak ve ancak yeni nesillere bu suçu aktarmayarak azalabilir.
Çok şey değil, insan olmayı ve insan haklarını
doğru aktarsak kademe atlarız sanki.
Şu an olduğunun aksine kadını kutlarken kadını öteki(!) görmeyen bir nesil, her şeyi yeniden inşa
edebilir inancındayım.
…
Aynı inançla ve kurumların toplum üzerindeki büyük etkisine güvenerek,
kurumsal hallerde hızla bir değişim başlamasını
umuyorum.
Ama görünürde sosyal sorumlu, az ya da çok reklamvari, iyi niyetli lakin derinliksiz, hassas gibi ama daha çok pembeli & çiçekli marka reklamından bahsetmiyorum.
Hani;
daha işe alım görüşmesinde başlayan
aday “kadın” olunca sorulan
sorulardan,
terfi zamanı aday “kadın” olunca yapılan
değerlendirmelerden,
yönetimde “kadın” olunca var olan
nitelemelerden,
başarıda “kadın” olunca akıldan geçen
şüphelerden,
temsilde “kadın” olunca gelen
yorumlardan,
iş alanı ve görev dağılımında çalışan “kadın” olunca
imtina edilen her şeyden
bir an önce kurtulmaktan bahsediyorum.
Gün bu gündür!
ŞahapT.
Paylaş