Paylaş
sanırım artan bir hızla fazlaca duyuyor ve de fazlaca okuyoruz.
Doğrudur…
Rüzgar, basınç, ısı, nem vs. büyük bir dinamiklik barındırıyor ve biz,
bu atmosferin içindeyiz.
Lakin söz konusu durumun bizlere ya da dönemimize ait olduğunu düşünmek, hayata muhtemelen fazla benmerkezci baktığımızı gösteriyor.
Dinamizm hem vardı ve her nesil iş hayatında farklı uyumluluk düzeylerine göre yaşamını sürdürdü.
Evet haklısınız, bu yıllarda etkisi daha net ama
hep vardı.
Teknolojiyi, Covid’in etkilerini, gelecek beklentilerini,
fütüristik değerlendirmeleri,
ekonomiyi ve yaşadığımız coğrafyanın iş hayatındaki makro etkilerini,
kontrolümüz dışında gelişen onlarca faktörü,
hatta korkularımızı ve umutlarımızı
listeye yazıp değerlendirsek dahi konu dönüp dolaşıp iki noktaya gelecektir.
…
Bir numara elbette uyumluluk; hatta dayanıklılık ile desteklenmeli ki
bu oldukça önemli.
İki numara ise İnsan etkisi… Şunu çok net bir öngörü ile söyleyebiliriz ki insan etkisi gelecek boyunca üst sıralarda yerini koruyacak çünkü
insanın olmadığı sistemler hızla sosyopatlaşır.
…
İnsan etkisinin ne kadar yoğun olduğu, değerli Ömer Aras’ın “Kendinden İyisini İşe Almak” söylemi kadar net.
İnternet’te anlatımın tamamını bulmak mümkün lakin,
iyi bir yöneticinin kendinden iyi çalışanları bir araya getirebilecek öngörüde ve vizyonda olma gerekliliğini vurguluyor yılların deneyimi ile.
…
Yani; işi ehline teslim et, o işi en iyi bileni işe al,
ekibi yönet ama kendi alanında senden dahi daha bilgili&deneyimli olanı tercih et…
Tabi bunu yapabilmek için,
Kişinin kendinden emin olması, altının deneyim ve bilgi ile dolu olması,
negatif anlamdaki egoyu köşeye bırakması, takım olmayı bilmesi ve tabi ki cesaret etmesi oldukça elzem.
Daha iyisine cesaret etmek
ya da sadece kendi vizyonunun sınırlarında hareket etmek!
Kademe, kıdem ya da iş şekli fark etmeksizin
Esas soru bu sanırım.
ŞahapT.
Paylaş