Paylaş
Geçtiğimiz günlerde elime geçen “Anadolu uygarlıkları kanatlarımın altında” adlı bir prestij yayını sayesinde tanıdığım 70 yaşındaki Erdoğan Menekşe, hem havacılığa hem fotoğrafçılığa olan bağı ile yaşadığı her ana iz bırakmayı başaran bir isim. 227 fotoğrafın yer aldığı fotoğraf kataloğu şeklindeki yayın, 2007 yılında basılmış. Ama Erdoğan Menekşe’nin havacılık ve fotoğraf tutkusu ortaokul yıllarında başlamış.
Model uçaktan paraşüte, pilotluktan fotoğrafçılığa Türkiye’de ilkleri başaran, rekorlar sahibi Erdoğan Menekşe ile uzun ve hoş bir sohbetten ancak satırlara sığacak kadar notları aktarabiliyorum. İşte Menekşe’nin anlattıkları:
ŞORTLU HAVA İZCİSİ
“Ortaokul yıllarımda başladım havacılığa. O dönem ayağı şortlu hava izcileriyiz. Yenimahalle’deki okulumuzdan Etimesgut’a yürüyerek giden hava izcileriydik. Aynı dönemde fotoğraf makinem de vardı. Babam IBM’de çalışıyordu. O dönem tabii IBM şimdiki gibi değil, daha çok mekanik üzerine çalışan bir şirket ama babamın geliri fena değil ve bir fotoğraf makinemiz vardı. Aynı yıllarda havacılık tutkusu ile fotoğraf merakı buluştu.
1963 YILINDA BİR İLK
1960’lı yıllarda model uçakla başladım. Sonra paraşüt geldi. Lise yıllarında Türk Hava Kurumu’nda 10 paraşüt var. Biz ise 24 kişiydik. Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nın Paraşüt Bölüğü vardı. Oradan isterdik paraşütleri sonra katlar geri verirdik. 19 Mayıs törenleri sırasında Türkiye’de ilk kez atlayış yapan ekipte yer alıyorum. 1965 yılıydı Ankara’da hipodroma indik paraşütlerle. Böyle yıllardı, biraz yokluk yılları. Hatta ipek paraşütler vardı, delinince annelerimiz yama yapardı.
MAKİNEYİ KOLUNA BAĞLAMIŞ
Türkiye’nin ilk serbest düşüş fotoğrafçısıyım. Koluma bağladığım fotoğraf makinesiyle uçaktan serbest atlayış yaparak çektim bu fotoğrafları. Şimdi küçük makineleri bağlıyorlar ya kafalarına. O dönemde fotoğraf makinelerin kurma kolu bile yoktu. Filmi çevirerek ileri alıyordunuz, fotoğrafı çektikten sonra. 1967 yılında çektiğim kareler o dönemde gazetelerde de yayınlandı. İlk çektiğim karede benim arkamdan atlayan arkadaşımı uçağın kapısından çıkıyordu. Sonraki karelerde ise saatte 200 kilometre hızla aşağı inerken arkadaşımı çektim.
C172 TİPİ İKİ UÇAĞI VAR
Pilotluğa 1960’lı yıllarda başladım. O zaman tahta uçaklarla, sulu pusulalarla uçuyorduk. Şimdi GPS’ler var. Bu alanda daha kırılmayan rekorlarım bulunuyor. 4 kişilik C172 tipi iki uçağım var. Daha çok pilotluk eğitimi veriyorum. Yüzlerce pilot yetiştirdim. Eğitim vermeyi de sürdürüyorum. Siviller de geliyor eğitim için ama daha çok sivil havacılığa geçmek isteyen askeri pilotlarla uçuyoruz son yıllarda. Tabii fotoğraf ve havacılık aynı anda ilerlediği için hava fotoğrafçılığı ile ilgilenen birçok kişi beni buluyor. Havadan fotoğraf çekmek isteyenler benimle uçmayı seçiyor. Sonuçta pilotum ama aynı zamanda fotoğrafı biliyorum.
KİTAP İÇİN 120 SAAT UÇTU
Hem havacılık, hem fotoğrafçılık alanında bir iz bırakmak istedim. Geldik gidiyoruz, bizden de bir eser olsun istedim. Bir kültür hizmeti olarak yayınladım kendi imkanlarımla. Sponsor falan bulamadım. Ama kitabın ulaştığı dünyanın dört bir yanından teşekkür ve kutlama mesajları aldım. Bu kitap için 2006 yazında 120 saat uçuş yaptım. Hattuşaş’ta var, Adana’da Mersin’de var, Antakya’da, Antalya’da var Efes’te, Aphrodisias’taki sütunlu kapı, Kapadokya’daki doğa, Dalyan’daki sazlıklar, Ege’deki koylar, antik tiyartolar, limanlar, kaleler...”
ERDOĞAN MENEKŞE KİMDİR
12 Kasım 1997’de Lüleburgaz’ın Ahmetbey Kasabası’nda doğan Erdoğan Menekşe, havacılık ve fotoğrafçılığa 1960’lı yıllarda başladı. 1966 ile 1986 yılları arasında 9 kez Milli Paraşütçü olarak Türkiye’yi temsil etti. Uluslararası yarışmalarda bu alanda dereceleri olan Menekşe, Türkiye’nin ilk bayan paraşüt takımının da çalıştırıcısı. Erdoğan Menekşe’nin 1500’ün üzerinde atlayışı bulunuyor. 18 yaşında pilot olarak uçmaya başladığı yıllarda fotoğraf çekti. 20 bin saatin üzerinde uçuş sahibi Erdoğan Menekşe, 1985 yılında Newyork – Gender - Ankara uçuşu sırasında 3 dünya rekoru kırdı. Rekorları halen kırılmamış olan Menekşe, 1997 yılında yapılan Birinci Dünya Hava Oyunları’nda Reykavik’ten başlayıp İzmir’de sona eren 7 ülkeye inişle yapılan en uzun menzilli sürat yarışında birinci olarak altın madalya kazandı. Havacılık ve hava fotoğrafçılığını halen sürdürüyor.
Paylaş