Şaşırdık mı?

Güneydoğumuzda “tuhaf” gelişmelerin yaşandığı bir haftaydı. Ama ben daha önceki haftalarda takılı kalmış durumdayım.

Soma katliamının üzerinden 32 gün geçti. Yavaş yavaş gündemden çıkmaya başladı. Unutturmamak için herkes üzerine düşeni yapmalı.

Hala bir istifa yok! Şaşırdık mı? Neyse ki Meclis’te kurulan araştırma komisyonu çalışmaya başladı. Hayırlısı!

Darısı 17 Aralık araştırma komisyonunun başına. Bu komisyon o meşhur dört bakan hakkındaki iddiaları soruşturacak. Fakat AKP’den gelecek üyeler bir türlü belirlenemiyor. Savsaklıyorlar. Şaşırdık mı?

Madem 17 Aralık bir “hukuk darbesiydi” komisyon kurulsun bir an önce sorumlular belirlensin.

***

GÖZTEPE İÇİN BİR MİLAT

Mehmet Sepil’in Göztepe A.Ş’yi satın alması son zamanlarda İzmir sporunda yaşanan önemli gelişmelerden...

Şahsen çok sevindim. Üç beş yıl sonrası için hayaller kurmaya başladım. Erken havaya girmiş olabilirim ama o kadar olur artık. Ta ne zamandan beri küçük sevinçlere razı hale gelmiştik!

Sayın Sepil çok göz önünde olan birisi değil. Eski bir Göztepe’li. Başarılı bir işadamı. Vizyonu geniş. Kulübü yeniden yapılandırıp ayağa kaldıracaktır. Hedefleri büyütecektir. Taraftarı heyecanlandıracaktır.

Futbol dışı branşlarda da, mesela yelkende, iddialı bir kulüp yaratma niyeti ayrıca heyecan verici.

Özellikle eski Göztepe’lilerde şimdiden bir kıpırtı var gibi. Hafta içi bu konuda sevgili Cenap Adaş’la yazıştık mesela. Şöyle dedi Cenap: “Dilerim öyle olur Reşat abi, ben de öyle düşünüyorum… Ben sandıktaki Göztepe formamı yavaştan çıkarıp bi ütü çekeyim”

Yine de temkini elden bırakmayalım tabii. Sistem oturana kadar sıkıntılar yaşanabilir. Yeniden yapılanmak kolay değildir.

Yeni isimlerle eskisinden farklı bir düzeni oturtmak sancılıdır. Gürültü çıkar. Homurdananlar olur. Yeni dengelerin oturması zaman alır.

İlk temasları uzaktan izliyorum. Özellikle gençlerin yeni düzende daha çok sorumluluk alacağını umuyorum. Sayın Sepil’in sistem adamı olmasına güvenerek devamı da iyi olacaktır diyorum.

Gelecek on yılda ülke düzeyinde ses getirecek kulüp olarak gördüğüm Altınordu’nun yanına Göztepe’yi de yazabiliriz artık. Bu ikilinin attığı adımlar diğer İzmir kulüplerini de kıpırdatabilir. Hatta ülkede ses getirecektir.

Süper ligde takımı olmayan şehir İzmir için beklentilerimizi yükseltebiliriz. Futbol dışındaki dallarda da KSK’nin Türk basketbolundaki başarısına benzer bir başarı yakalanabilir belki…

****

HEM İNOVASYON HEM İZOLASYON!
Göztepe’deki gelişmeleri konuşmak için Levent Ürkmez’i aradım geçen gün. 1925 Göztepe Platformu günlerinden beri zaman zaman bilgisine, görüşüne başvururum.

Bu kez sohbet Göztepe’den başladı daha hayati başka meselelere vardı.

Sevgili Levent daha önceki bir yazıma atfen ülkedeki enerji tasarrufu meselesiyle ilgi düşüncelerin paylaştı. Yeterli yalıtımı yapmadığımız için çöpe attığımız onca dolardan söz etti. Eskiye göre daha iyiyiz ama hala yeterli değiliz dedi.

Ben de önceki hafta İzmir’de düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası etkinliğine gönderme yaparak, “hem inovasyon hem izolasyon” gibi bir slogan gerek dedim.

Kişi başına geliri bizim 4,5 katımız olan Almanya ısınmak için bizim onda birimiz enerji harcıyorsa bu hayati bir çarpıklıktır. Başka bir Türkiye ancak bu çarpıklık giderilirse mümkündür!