Paylaş
İşte bir öneri: Yeşil Alsancak Stadı.
Yeşilden kasıt, doğayla barışık, çevreye saygılı, sürdürülebilir bir stat. “Yeşil” yerine “akıllı” da denebilir, ama yeşil işin ruhunu daha iyi yansıtıyor sanki. Bu, AVM projesine göre oldukça romantik bir öneri, ama o kadar ütopik değil.
Örneğin ABD’de bu şekilde yapılan baseball statları var. Bu statlar LEED sertifikası sahibi. Leed Sertifikası bir anlamda “sürdürülebilirliğin” tescili oluyor. Bu sertifikanın kriterlerini Amerikan Yeşil Yapı Konseyi belirliyor.
Son yıllarda sadece ABD’de değil dünyanın başka yerlerinde de “yeşil yapı” örneklerine sıkça rastlanıyor artık. TOKİ Sivas’ta böyle bir stat planlıyormuş galiba.
Doğa dostu olmaya çalışan, su kullanımından enerji tasarrufuna kadar pek çok konuya yenilikçi çözümler getiren projeler bunlar. Malzeme seçimi ona göre yapılıyor. Atık yönetimi ona göre planlanıyor. Ulaşım ona göre şekillendiriliyor. Teknoloji ekolojiyle işbirliği yapıyor kısacası.
Geçmişte Körfez’ini kirletmiş ve yeşilini feda etmiş bir kentin ortasındaki tarihi bir stadı AVM yerine “yeşil stat” yapmak çok daha anlamlı olur. Kendine gelişin bir sembolü olarak...
E, “Öncülerin Şehri” demek kolay, olmak zor...
REAL MADRİD DE BATAR MI?
Jose Mourinho dünyanın en iyi teknik direktörlerinden biri. İspanya’da Barcelona gerçeğine rağmen Real Madrid’i bu yıl rekorlar kırarak şampiyonluğa taşıdı. 50 yaşına girmek üzere. Daha da büyük olmak için zamanı var.
Geçenlerde Türkiye’ye geldiğinde bir gazetecinin “İspanya’daki kriz Real Madridi’i etkiler mi?” sorusuna verdiği cevap oldukça ilginçti. “Real Madrid Çin’de bile forma satıyor. Dünyanın her yerinde taraftarı var. Etkileyeceğini sanmıyorum” gibisinden bir şeyler söyledi.
Haklı çıkıp çıkmayacağını zaman içinde göreceğiz. Yılda 23 milyon TL kazanan birinin iyimserliği mi bu, yoksa Real Madrid’in ulaştığı marka gücü mü? İspanyol bankaları batarken Real Madrid’in bundan etkilenmemesi mümkün mü?
Mümkün olabilir tabii. İşte o zaman buna “yeni normal” dememiz doğru olur. Dünya değişmiştir, bir ülke batabilir, ama onun futbol takımı batmayabilir!
Yok eğer önümüzdeki dönemde Real Madrid’in durumu da kötüler yönetim Mourinho’dan ücret indirimi isterse, o zaman “yeni normal” falan hikaye demektir. Ekonomik kurallar bildiğiniz, bildiğimiz gibi işlemektedir.
NEDİM AMCA
Sanırım 80’li yılların ortalarıydı Nedim Amca’yla tanıştığımda. 60’larındaydı. Yeni Ekonomi Gazetesi’ni çıkarıyordu. O zamanlar “ekonomi haberleri” gazetelerde yeni yeni yer bulmaya başlamıştı. Zamanının ilerisinde bir gazeteciydi.
Son derece kibar ve sakin bir insandı. Ekonomi konusunda sohbet etmeyi sever, cevaplaması kolay olmayan sorular sorardı. Dikkatle dinlerdi.
Ama hepsinden önemlisi Nedim Amca muhteşem bir eşti. Fedakardı, enerjikti, özenliydi.
Eşi Necla Teyze çok şanslıydı. Sadece yaşadığı sağlık sorunları sırasında değil, sıradan bir günün kahvaltısında ya da çıkılan bir seyahat boyunca da Nedim Amca Necla Teyze’nin hayatını kolaylardı. “Böyle bir el üstünde tutmak görülmemiştir”
Sonraki yıllarda aile dostumuz olarak sık sık bir araya geldik Çapman’larla. Nedim Amca istikrarını hiç bozmadı. Aynı çizgide devam etti hayata. Yıllar geçti, duruşu değişmedi. İki hafta kadar önce 92 yaşında ebediyete intikal etti.
Necla Teyze de duramadı, arkasından gitti bu hafta. Evliliklerinin 60ıncı yılı yaklaşırken ayrı kalmamak için sanki... Nur içinde yatsınlar.
Paylaş