Kente dair notlar
SAYIN Ali Gökmen bir eposta göndermiş. Diyor ki:
Sayın Baylar,
Ege ekindeki yazılarınızı takip eden bir Hürriyet okuyucusuyum. Bazı tespit ve düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
* Kentimiz için çok önemli olan EXPO konusunda İzmirlinin ne kadar bilgili olduğunu şehrin belli noktalarında 100 kişiye sorulacak tek bir soru ile somut olarak saptamayı düşünür müsünüz?
* Benzer şekilde acaba İzmirlinin yüzde kaçı 3 bölgemiz milletvekili adını söyleyebilir?
* Yapım aşamasındaki yeni Karaburun yolunu yerinde görüp konuyu köşelerinizde gündeme getirmeyi düşünür müsünüz?
* Mavişehir İZBAN istasyonundaki imalat hatalarını (merdivenlerdeki çökme, betonlardaki sarkma, yerden 2 metre yükseklikteki ACİL çıkış kapıları gibi), ESHOT otobüslerine ait Mavişehir AKTARMA merkezi durakları ile Mavişehir İZBAN istasyonu arasındaki anlamsız uzaklığı yerinde görüp köşelerinize taşımayı düşünür müsünüz?
İyi çalışmalar...
Okuyucu velinimetimizdir deyip kendi adıma cevaplamaya çalışayım.
EXPO: 2020 adaylığımız için çalışmalar devam ediyor. Geçen hafta raporlama merci olan Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) Heyeti, İzmir ve Ankara’da önemli temaslarda bulundu. Konuşulanları ve izlenimleri bugün yarın resmi ve gayri resmi ağızlardan duymaya başlarız.
Doğrudur, EXPO İzmir için önemlidir ama bazen önemi abartılmaktadır. EXPO kent için bir itici güç olabilir ancak kentin kaderini çizecek değildir.
İzmirlinin EXPO konusunda fazla bilgili olmamasından daha önemlisi bence heyecanlı olmamasıdır.
Bu da büyük ölçüde 2020 için canla başla çalışan Sayın Vali’nin idari anlayışından kaynaklamaktadır.
Çalışmalar üst düzeyde, dar bir kadro ile götürülüyor. Bu bir tercihtir.
Sonuç iyi olursa alkışlanacaktır. Yok, 2020 alınamazsa, “Böyle olacağı belliydi” denecek ve eleştirilecektir.
BÖLGEMİZ MİLLETVEKİLLERİ: Bu, on yılların sorunudur. Kökü de siyasi partiler kanununa ve seçim sistemine dayanır.
İllerin milletvekili aday listeleri parti genel başkanının iki dudağı arasında oldukça milletvekili ile seçmen arasında doku uyuşmazlığı olabilir tabii. Seçmen benimsemeyebilir. Milletvekili uzak kalabilir.
Yalnız bu son dönemde fark yaratan milletvekilleri var. Haklarını teslim edelim. İsimleri daha sık duyuluyor, bölge için ellerinden geleni yapıyorlar ve seçmenle daha iyi iletişim kurmaya çalışıyorlar.
AK Parti’den Binali Yıldırım, Ertuğrul Günay, Hamza Dağ, İlknur Denizli ve Ali Aşlık, CHP’den Mehmet Ali Susam, Alaattin Yüksel, Aytun Çıray, Oğuz Oyan, MHP’den Oktay Vural gibi isimlerin İzmirli nezdinde tanınırlık sorunu olmadığını düşünüyorum.
KARABURUN YOLU: İlk fırsatta gidip yol inşaatını yerinde görmeliyim. Hatta Yaylaköy ve Sarpıncık’ta rüzgar enerji santrallerine (RES) karşı verilen mücadeleyle ilgili de yerinde bilgilenmemde fayda var. Bir süredir dillendirilen RES hoyratlığına karşı sessiz kalmak olmaz.
İZBAN: Bir söyle, bin dinle kıvamında bir konu İZBAN. Günde 200 bine yakın yolcu taşıyan, ileride bu sayıyı 500 yüz bine çıkarmayı planlayan bir kurumun her gün irili ufaklı yüzlerce sorunla karşılaşması normal diye düşünüyorum.
Buradaki eksiklik yine iletişim, yine iletişim, yine iletişim. İZBAN’ın web sayfasına girdim. Bugünün dünyası için sıradan bir web sayfası... Basında İZBAN bölümü 2012’de kalmış mesela. Oysa bu ara İZBAN’la ilgili pek çok şey yazılıyor, çiziliyor.
Twitter’a baktım. Kurum olarak İZBAN hesabı var, resmi hesap mı bilemedim. Sadece 278 kişi takip ediyor. En son mesaj 21 Ocak’ta atılmış. Facebook’ta da son girdi 21 Ocak’a ait. Orada da sadece bin 245 beğeni almış ki böyle bir sayfa için yok denecek derecede düşük sayılır.
Oysa sevgili okuyucumuz Ali Gökmen Bey’in Mavişehir istasyonu ilgili şikayetlerini bu kanallardan doğrudan İZBAN’a iletebilmesi çok daha anlamlı olur, işe yarardı.
İZBAN için sosyal medya kullanıcıları birer gönüllü muhabir aslında. Biraz kulak verilse, biraz özen gösterilse, hem yolcunun kurumla olan bağı güçlenir, hem de aksaklıklar çok daha çabuk giderilir.
İZBAN bir sosyal medya iletişim masası kursun, yararını görecektir.
