Paylaş
Olur.
Özür’den kim ölmüş ki?
Çıtkırıldım bir toplum olduk... Herkes birbirini özür
Buyurun bakalım:
-28 Şubat için özür dilerim.
Ne kadar kolay...
***
Ağzımız fena alışmış.
Mavi Marmara için İsrail’den özür bekliyoruz.
Suriye bayrağımıza hakaret etti, Hacılarımızı kurşunladı, özür dilesin.
Almanya, öldürülen 8 Türk için özür dilesin.
-Dilediler ya.
Hayır. Medya aracılığıyla olmaz. Resmen dilesinler.
***
Gören duyan da bizi dünyanın en zarif insanları zanneder.
Partiler birbirlerinden, kulüpler rakiplerinden sürekli özür bekleyip durur.
Meclis Kürsüsü’nde her oturum, mutlaka bir özür gerekir.
-Dileyip de ne olacak?
Yarın çıkıp rakibine yine kalpazan diyecek. Sonra... Sayın hırsız, özür dilerim.
***
Ne kadar ihtiyacımız varmış meğer ki, bir özür, bizim gönlümüzü fethetmeye yetebiliyor... Hatta bizi mayıştırabiliyor.
Her şeyi abartıp dejenere ettiğimiz gibi, özür kurumu’nun da cılkını çıkardık.
Yazar özür diliyor, futbolcu özür diliyor, sanatçı özür diliyor. Olur olmaz her yerde bir özür modası... Ama bütün özürler de kabahatten büyük.
Bakın işte... Beşiktaş maçına Galatasaray seyircisi alınmadı da ne oldu? Beşiktaş sahası yine 1 maç kapatıldı.
- Özür dilerim.
Ne özrü yahu?
Kim diliyor, kimden diliyor, niçin diliyor belli değil.
.........
En akıllı işi vallahi Kılıçdaroğlu yapıyor. Hiçbir şey için, hiç kimseden özür
Paylaş