Püf noktası

Vaktiyle Cumhurbaşkanlığına karşı çıkanlar, Abdullah Gül’e şimdi sıcak bakıyorlar: Hiç de ürkülecek bir adam değilmiş, öyle mi?

Haberin Devamı

Aynı süreci, Demirel’de de yaşadık. 1987-91 arası, öyle bir duruş ve tavır sergiledi ki, en amansız muhalifleri bile yola geldi, hatta ödünç oy verdi. Özal’a duyulan alerji de, süreci hızlandırdı.

***

Bugün Erdoğan-Gül diye bir yarış yok ama varmış gibi Gül’e sürekli puan yağdırıyorlar. AK?Parti’den nefret edenler, yarın sahici bir Erdoğan-Gül Yarışması olsa, sandığa gidip Gül’e oy verecekler...?Yahu CHP’nin adayı yok mu? Niye Gül’e veriyorsun? Erdoğan kaybetsin diye.

***

Tabii, bu yazdığım sadece bir fantezi. Zira Erdoğan ile Gül, hiçbir zaman aynı pistte yarışmayacak.

Yarışmayacağı için ithal oy diye bir şey sandığa yansımayacak. Gül’ün topladığı sempati, sadece yanına kâr kalacak.

Fena mı?

Bu da güzel bir şey.

***

Erdoğan’ın hedefi, zannediyorum birinci turda seçilmektir.

Haberin Devamı

Bu bakımdan yeni oy pazarları aranıyor.

Fakat hayrettir, Ana Muhalefet “hiç bu yarışta yokmuş gibi” davranıyor. Taktik mi?

Unutmayın ki Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce Belediye seçimleri var.

Çankaya için şimdiden havlu atmış izlenimini verenler, yerel seçimlerde seçmenlerini nasıl motive edebilecekler?

Yazarın Tüm Yazıları