Ne fark eder?

Boş bir tartışma.

Partisiyle ilişkisini keserse, gönülbağı da kopar mı? Kim kimi kandırıyor?

***

Daha da komiği...

“Parti üyeliği kalsın ama genel başkan olmasın.”

Niye?

“Milletvekillerini o tayin etmesin” diye.

Yani kendimizi bir kere daha kandıralım diye.

Allahaşkına, halkın seçtiği güçlü bir cumhurbaşkanı, üyesi olduğu veya olacağı partinin milletvekili aday listelerine hükmedemez mi sanıyorsunuz? Parti genel başkanını kim takar?

Değer mi tartışmaya?

***

Tersini savunuyor değilim.

Ama “ne fark eder” diye soruyorum. Zarfa bakmayın, mazrufa bakın... Yetkilerle donatılmış bir cumhurbaşkanı, ricayla dahi olsa, parti içinde istediği yapılanmayı sağlayamaz mı?

***

Denizleri aşıp çayda boğulmak istiyorsanız, ona karışmam... Haa, bir ihtimal “hır çıkması için bahane arıyorsanız” ona hiç karışmam. Dışardan gazel okumak ne haddime?

Ama 330 meselesinde samimiyseniz (her iki parti için söylüyorum) fanteziyi bırakın, imzaları atın, bir an önce meclise gelin.

Ya da...

Ayıptır söylemesi.

Yol yakınken dönün.

ATASÖZLERİ GİBİ

* “Bir muhalefet partisi, öbür muhalefet partisine muhalefet etmez...” Etmez.

* İktidar partisi, zaten dışarıya muhalefet etmez, çünkü “muhalefete muhalefet yapılmaz...” Yapılmaz.

Geriye ne kalıyor... Medya.

* Yahu “gazeteci dediğin zaten muhalif olur” muhalefetin yanında yer alır.

.........

Buradan anlaşılıyor ki siyasette en tatlı mevki muhalefettir. Tevekkeli, bir türlü iktidara gelmek istemiyorlar.