Paylaş
1- Seçim yapmasını bilmiyoruz.
2- Oy atmasını bilmiyoruz.
3- Oy saymasını bilmiyoruz.
4- Sandık güvenliği nasıl sağlanır, hiç bilmiyoruz.
Böyle olunca da gayet tabiidir ki:
5- Neticeye katlanmayı da bilmiyoruz.
***
Buna rağmen...
Oyların analizini yapmayı çok seviyoruz. Çünkü rakamlarla oynamayı, onları istediğimiz tarafa yontmayı pek beceriyoruz.
- Sandıktan çıkan mesajlar.
Öf... Ne büyük laf.
Hepimiz siyaset bilimcisi.
Hepimiz sosyolog.
Anlayan-anlamayan.
Herkes “Bir Bilen”.
***
Sandık her şey değildir diyenler az bile söylüyor.
Dahasını ben söyleyeyim:
- Sandık hiçbir şey değildir.
Boşuna zahmet.
Madem ki bu ülkede bir meşruiyet tartışması vardır, madem ki yüzde 90 oy bile bir şey ifade etmeyecektir, hatta madem ki dağdaki çobanın oyu entellektüel mankenin oyuyla eşittir, bence seçim yapmak beyhudedir.
***
Yazık.
Küsuratına kadar seçim sonuçlarını tahmin eden araştırma şirketlerine yazık.
Parti militanı gibi çalışan gazetecilere yazık.
Miting meydanlarında toplanan o kalabalıklara yazık.
Reklamlara ve çarşaf çarşaf ilanlara yazık. Tayyip Bey’in, Kemal Bey’in, Devlet Bey’in ses tellerine yazık. Yahu hazinenin masraflarına yazık.
.............
Buyrun siz devam edin.
Sandıklar sizin olsun.
Oylarınız tekrar tekrar sayılsın. Olmadı, sandıklar devrilsin, tekrar sayılsın. İradenizle dalga geçilsin.
Ben oynamıyorum.
Bir dahaki seçimde oy kullanmayacağım.
Paylaş