Paylaş
Cumhurbaşkanı adaylığını Ekrem Bey sanki hiç düşünmüyor da, onu başka bir parti’nin lideri olan
Akşener pazarlamaya çalışıyor ve adaylığa sürüklüyor.
Tabii, o zaman da Akşener başka bir parti’nin içişlerine burnunu sokmuş sayılıyor.
Öyle değil mi?
Öyle.
***
Sayın Ekrem Kardeşim...
Çıkıp aday olmak istediğini açıklasana... Zora gelince niye geri adım atıyorsun?
Seni Fatih’e benzettiler. Kabulllendin.
Seni 25 yıllık İstanbul Dükalığı’nı yıkan kahraman ilan ettiler, memnuniyetle onu da kabullendin... Seni rüyalarında kanatlandırıp nurlar saçarak göklere çıkardılar, hoşuna gitti, yine kabullendin.
E çıkıp söylesene artık:
- Adayım desene.
***
Bunu hiç demedin.
Ama hep aday gibi davrandın. Hatta, bütün ilişkilerinde cumhurbaşkanı gibi pozisyon aldın.
Olacaksan ol.
Ama olamayacaksan feragat etmiş pozlarını bırak.
Zaten ortak adayı 6’lı masa seçecek...
O da bir ayrı komedi ya...
6’lı masayı kim seçmiş ki, şimdi o aday seçiyor?
***
Türkiye’den çoook koalisyonlar geldi geçti. Milliyetçi cepheler bile kuruldu... Ama hepsinin belirli bir oy oranı vardı... Yani içlerinde gökten zembille inmiş olan partiler ve siyasetçiler yoktu...
Bugünkü 6’lı masa ise, ilk defa gördüğümüz bir meçhul’dür...
***
Düşünün, arkasında ne kadar halk desteği olduğu bilinmeyen bir masa, yetki kullanıp ortak aday seçecek.
Kurumsuz, kuralsız, alt yapısız bir mekanizma...
Eh, öyleyse her şey mubah.
- Pardon Ekrem Bey kardeşim.
Bu durumda sen atışa devam edebilirsin.
Kemal Bey de derdini mübaşire anlatmayı sürdürebilir. Buyursun.
Paylaş