Keşke... Ama

Celal Doğan, Karadayı Paşa’ya şunu sorduydu: - Paşam, Leyla Zana bir şehit mezarlığını ziyaret etse, fena mı olur? Paşa da demişti ki: - Elbette iyi olur. Eh, kötü olur diyecek değildi ya. Sonrasını, takip etmedik. Leyla Zana bir şehit mezarlığına gitmeyeceğine göre, nesini takip edecektik?

***

Bugün geldiğimiz noktada düşünüyorum. Zana asıl şimdi bir şehit mezarlığını ziyaret etse ne olur? Hayır hayır, kadına fazla yük vurmayalım. Başka adam yok mu? Var. Mesela... Hasip Kaplan bir şehit mezarlığını ziyarete gitse ne olur? Yahut Sırrı Sakık gitse ne olur? Niçin gittin diyen olur mu? Parti içinde hadise çıkar mı? Ramazandır. Düşünün, öyle cevap verin.

 ***

Böyle bir jest, yüzlerce oturumluk müzakereden daha fazla işe yarar. Ve birdenbire mesafe alınır. Ama fanatikler buna izin verir mi? Peki, karşılığında bir jest de “öbür taraf”?yapsa?... Ama ne yapsa, onu bilmiyorum.  BDP’lileri mutlu edecek şey nedir acaba??Bilsem, onu da önereceğim.

 ***

Nerden aklıma geldi? Demirtaş demiş ki: - Müzakereler tekrar başlasın. Tamam, başlasın da ama kardeşim, kuru kuruya müzakere fayda etmez.?Onu hızlandırmak için birtakım nezaket teatisi lazım. Karşılıklı bir dizi jest lazım. Toplumu bamtelinden yakalamak ancak öyle mümkün.

***

Şehit mezarlığını ziyaret bir örnek olarak aklıma geldi. Başka yollar da var.?Zerafet tükenmez ki, yüzlerce vesile var.  Yeter ki karşılık bulsun. Ne yazık.. Bir iftar organizasyonu’nu bile üstlenecek akil adamlar yok ortalarda.