Havanda su

Geriye işlemesi tek bir cümleyle sağlansa bile...

Yani?..

Dünya çapında bir skandalı böylece göze alsak bile...

15 Temmuz darbecilerini nasıl asacağız? 50 kişiyi, 100 kişiyi yanyana dizip, ipe mi çekeceğiz? Yoksa -teker teker- hergün birini mi asacağız?

Böylesine saçma sapan bir konu bu.

***

Deniyor ki:

- Halk istedi.

Ne zaman istedi?

15 Temmuz’dan sonra istedi. Darbeciler için istedi.

E kanun geriye işlemez. Onları idam edemeyeceğine göre ne lüzum var idamı geri getirmeye?

- Onları da asarım.

- Nasıl asarsın?

- Kitabına uydururum.

Geldik yine aynı noktaya... Yahu, öyle bir rezaleti göze almışsan, buyur şimdi as... Kanun çıkarmaya ne gerek?

***

Velhasıl günlerimiz böyle boş tartışmalarla geçiyor.

Kaldı ki “müebbet” ömür boyu, “idam” 1 dakika...

Hangisi daha ağır ceza?

İdam’ın adı büyük.

Kainatta şöhreti olan, ürpertici bir kelime... İdam.

Aslında ölüm değil, kurtuluş.

***

Gelelim öbür meseleye.

İdam etmemek şartıyla Öcalan’ı paketleyip bize veren Amerika, şimdi buyrun, idam edin diyerek bize Gülen’i verir mi? Kılıçdaroğlu mantıklı bir şey söylüyor ama Kılıçdaroğlu söylediği için, ahali kös dinliyor.