Paylaş
Yoksa Hillary Clinton mu?
Vallahi, bizim için fark etmez.
Yoo, kırk katır - kırk satır meselesi değil.
Bilakis... Dert etmeyin diyorum. Çünkü hangisi gelse, genelde yerleşik devlet politikasını uygulayacaktır.
Belki rutin dışı bir iki şov...
Hepsi o kadar.
***
Trump bir iş adamı.
Yani işini bilir.
Şimdi atıp tuttuğuna bakmayın. İş başa düştü mü, sanırım maceraya girmez.
Gerçi bir kaç kere iflas etmiştir ama o da ayrı bir tecrübedir. Başkan olursa ne ırkçılığı kalır, ne yabancı düşmanlığı.
***
Clinton geldi diyelim.
- Devlet tecrübesi var.
Daha önce 8 yıl Beyaz Saray’da oturdu. Ayrıca senatörlük yaptı, Dışişleri Bakanlığı yaptı... Ve bir sürü etkinliğe damgasını vurdu.
Kaldı ki evde, bedava bir danışmanı var. Eşi Billy Clinton.
***
Biz neler gördük.
“Düzeni değiştireceğim” diyerek meydan meydan gezdiler ama seçilip de iktidara gelince düzeni değiştirmediler, kendileri değiştiler.
İster Trump kazansın, ister Clinton, Türkiye’yi gözden çıkaracak kadar çılgın olamazlar.
Bizim için fark etmez’den kastım budur. Gerçi Türk Halkı Amerika’ya kırgındır ama, diplomatik bir arıza olmaz.
***
Trump ne dedi:
Meksika sınırına duvar mı örecekmiş?
Bizi ilgilendirmiyor ama duvar muvar öremez.
Müslümanları mı kovacak.
Irkçılığa mı dönecek?
Dönemez. Hepsi palavra.
Hele Clinton... Devlet politikasına angaje olmuş bir demokrattır. Kolay kolay eksen değiştiremez. Zaten işi öyle zor ki, bunları düşünecek hali bile olamaz. Obama öyle belalar bırakıp gidiyor ki, Allah Clinton Hanım’ın yardımcısı olsun.
NOT:
BJK, örnek bir kulüptür.
Kendi kurumları arasında hiçbir çatışmaya izin vermez.
Divan Başkanı’nın disiplin kuruluna sevkine dair gazetelerde çıkan haberler, asılsızdır inşallah....
Beşiktaş, böylesine parlak bir döneminde, vakur duruşunu hiç bozar mı? Kimse böyle bir şey beklemesin.
Paylaş