Güzel şeyler...

Seda Sayan ciğerleriyle kazandığı parayı vergi rekoru olarak hazineye seve seve veriyor. Milliyetçilik budur.

Mehmet Ali Erbil ve Acun Ilıcalı, kendilerini aşan bir rakamla aynı listede önemli birer yer alıyor.

Disiplin, dikkat ve inanılmaz bir enerjiyle çalışan bu sanatçıları alkışlarken, beri tarafta güzel bir şey daha oluyor. Tiyatro dalındaki Aydın Doğan Ödülü’nü alan Genco Erkal, o 60 bin liralık çeki, eğitime bağışlıyor. Eminim ki kendi ihtiyacı da vardı ama bağışlıyor.

Yurtseverlik budur işte.

Yoksa “Bağımsız Türkiye” diye bağırmak yetmez.

***

Arada sahiden güzel şeyler de oluyor.

Halk’ın Ordusu diye bir kavram doğuyor. Yâni, hep muhtıra ve ihtilallerde gördüğünüz o 5 generalin değil, Halk’ın Ordusu...

Üstelik “Türk Halkı” yerine “Türkiye Halkı” neredeyse ittifakla tescil ediliyor.

Orgeneral Başbuğ, bir noktaya daha parmak basıyor. Ordu’nun asla din karşıtı olmadığını, üzerine basa basa söylüyor.

Çarşaf açılımından farklı, tam bir Peygamber Ocağı yaklaşımı bu.

***

Siz bu satırları okurken güzel bir şey daha olacak.

Derbi maçını kirleten terbiye özürlü adamlara, ağır cezalar gelecek.

Ceza’nın güzeli olur mu?

Olur.

Çünkü ibret-i âlem cinsinden, bu bir milat sayılacak. Yani azizim, şer’den hayır doğacak.

Uzatmayalım.

365 gün nefes tüketen vergi rekortmeni Seda, hiç vergi ödemeyen futbol tembellerine örnek olacak.

Ne yapalım.

Segâh’la Hüzzam arasındaki nüanstır bu.