Paylaş
Eh... Bizim millete hiç yabancı değildir bu.
Atatürk CHP’liydi.
İnönü CHP’liydi.
Celal Bayar DP’liydi.
Özal ANAP’lıydı.
Demirel DYP’liydi.
Abdullah Gül AK Partili’ydi.
Erdoğan da AK Partili işte.
Erdoğan resmen Partili Cumhurbaşkanı olunca, anayasa çizgisine çekilmiş olacak.
Neydi en büyük şikayet:
- Hâlâ parti başkanı gibi davranıyor.
- Anayasayı ihlal ediyor.
Şimdi istediği kadar “parti başkanı gibi” davranabilir. Anayasayı hiç de ihlal etmiş sayılmaz.
Yani, Partili Cumhurbaşkanı denilen sisteme geçersek, şimdi ihlal saydığımız her nesne, o zaman Erdoğan için yasal hak olacak.
Bence böylesi daha iyi.
Başkanlık Sistemi’ne zaten yabancıydık. Partili Cumhurbaşkanlarına ise bari aşinayızdır.
Anlaşılıyor ki, Başbakan’ın yetkileri de yasayla belirlenecek. Daha doğrusu sınırlanacak.
Öyleyse?
Güçsüz Başbakan değil, Güçsüzlendirilmiş Başbakan.
Yani profili düşük değil, düşürülmüş...
Not: Merhum Necmettin Erbakan “kanlı mı olacak kansız mı” diye sormuştu ya... Yıllar sonra, hem de TOBB Genel Kurulu’nda Kılıçdaroğlu çekti kılıcını, verdi cevabını... Tabii TOBB yöneticilerinin ve üyelerinin terbiyesine güvenerek.
Paylaş