Paylaş
İlçe Başkan adayları da var. Hem de önemli isimler.
Fakat ne diyorlar, nasıl bir hizmet vaadediyorlar, projeleri nedir, bilemiyoruz...?Çünkü onları dinleyemiyoruz.?Duyamıyoruz.
Sahnede sadece liderler konuşuyor.
Konuştukları da ne?
Sadece hakaret. Karşılıklı hakaret.
***
Bir yabancı gelse.
Ne oluyor burada diye sorsa.
Yerel Seçim var desek.
Asla inanmaz.
Çünkü hiçbir yerel mesele yok gündemde.
Birkaç Belediye Başkan adayı hariç, projelerini anlatabilen yok. Çünkü fırsat yok.
***
Liderler, meydanlarda bağırıyor:
-Kapı kapı gezeceksiniz.
Kimsenin kapısının henüz çalındığı da yok.
Gelseler zaten ne anlatacaklar?
Planlar ve projeler mi?
Hayır.
Liderlerin meydanlarda söylediklerini tekrarlayacaklar.
E hergün dinliyoruz, aslı dururken elçiye ne hacet? Bu ne zahmet?
***
İstanbul’da Sarıgül adam adama markaj yapıyor. Kazanırsa zaten partisi değil, tek başına Sarıgül kazanmış olacak.
İzmir’de Binali Yıldırım, alan savunması yapıyor.
Makası iyice daraltırsa, onun da kendi başarısı sayılacak.
Ankara’yı inceleyemedim. Yanlış bir şey yazmayayım.
Fakat bilirim ki Ankaralılar köklü bir değişiklikten hoşlanmazlar.
***
Tabii, seçim bu üç şehirden ibaret değil.
Türkiye geneline bakarsak, hiç de bir yerel seçim havası yok. Dünyanın sonuymuş gibi acayip bir mücadele var.
30 Mart’ta biteceğe de benzemiyor. Ağustos sonuna kadar devam...
Paylaş