×
Şimdi yaşadığımız pahalılık, artık pahalılık olmaktan çıkmış ve soyguna dönmüştür.
Hükümet ve Devlet, pahalılıkla mücadele edeceğini söylüyor.
Yetmez.
Çünkü: İğneden ipliğe kadar kumpas’la karşı karşıyayız.
*
Namuslu ticaret erbabını tenzih ederim. Onlar hiç alınmasınlar... Bu kumpas, onları aşar... Çünkü bu kumpas, bir üst akıl ürünü, Türkiye karşıtı ve organize bir oluşum.
Tıpkı terör gibi.
Tıpkı Türkiye’yi kuşatan
- Bu size ders olsun.
Ey yeni gelen değerli arkadaşlar!..
Aman dikkat.
HDP’yi incitecek laflar ederseniz sizin de sonunuz bu olur.
Uslu oturun.
Ne HDP’yi incitin ne de Kılıçdarzâde’yi kızdırın.
*
Ben bunu yazdım ama sahiden öyle midir bilmiyorum.
Ama ülkenin İçişleri Bakanı bir şey söylüyorsa, önem verir ve dikkatle dinlerim.
İşte...
Süleyman Soylu, Kılıçdaroğlu’na şöyle sesleniyor:
“Yuvarlak masanın ilk toplantısından çıkan bildiriyi hangi Büyükelçi’ye gönderip onay istediniz?”
*
Masadaki diğer 5 kişinin bu icazet’ten haberleri yoktur sanırım.
Kılıçdaroğlu ketum bir zat.
Üstlendiği görev ve çalışmaları, en yakınına bile anlatmaz.
- Mesele sadece oy değil.
Partinin itibarı zedelendi.
Atatürk çizgisinden sapıldı.
6 ok’tan fire verildi.
Özetlersek:
- Kılıçdaroğlu, teslim aldığı emaneti taşıyamadı.
*
Emaneti taşıyamayanlardan biri de
Manda yoğurdu’nu telaffuz edince, bir takım basit adamlara malzeme verdi... Sanki o yoğurt, bulunmaz matahmış gibi...
Hele yoğurdun içine bir kaşık bal deyince vay, seni gidi komprador...
“Millet aç aç...”
- Sen hâlâ bal mı yiyorsun? Hem de içine yulaf katıyorsun, öyle mi? Yahu havyar kadar pahalı değil mi bu yulaf?
*
İşte, düzeyleri bu olan adamların, eleştiri düzeyleri de bu...
Elma yesen, keramet arayacaklar.
Armut
Seçimi kastediyor Kılıçdaroğlu.
Kendisi cumhurbaşkanı seçilecek ya, işte o zaman “Demirtaş serbest kalacak...”
*
Kimsenin cezaevinde yatmasını istemem.
- Demirtaş’ın da yatmasını istemem.
Tez günde çıkar inşallah.
Lakin nasıl çıkar?
- CHP ile HDP arasında fark kalmadı.
Evet, kalmadı ama hangisinin patron olduğu anlaşılamıyor.
*
Deseler ki bana:
- Demirtaş’ı mı tercih edersin yoksa Kılıçdaroğlu’nu mu?
- Vallaha yüz kere Demirtaş’ı.
*
Deseler ki bana:
Günlerdir üzüldüğün yeter... Seni bir penaltıya değişemeyiz. Milli duygusu ve milli heyecanı olmayanlar, senin bu gözyaşlarını anlayamazlar.
Türkiye’ye yıllardır getirdiğin hizmetler için, sana şükranlarımız var.
***
Seda Sayan’ın evlilik kararını eleştirenlere gülüyorum:
- Yahu size ne?
Kadın, tırnaklarıyla kazıya kazıya, tek başına nerelere gelmiş. Zırt pırt flört edeceğine, evleniyor... Yani daha mazbut bir şey yapıyor... 7 kere evlenmeyip de 27 kere flört etseydi, sesiniz çıkmayacaktı. Bayılıyorum sizin bu ölçülerinize.
***