Fakat Fransa bizimle masaya oturmaya hazırlanıyor.
- Ne alâka?
Muhatabımız değil ki...
Aramızda bir ihtilaf yok ki:
Neyi tartışacağız?
Ne masası bu?
***
Hiç kusura bakmasın, Yunanistan da öyle.
Neyse ki badireyi galiba atlattık. Şimdi istikşafi görüşmeler başlayacak.
.............
Bu istikşafi kelimesi, yanlış hatırlamıyorsam, siyaset lügatına Prof. Ahmet Davutoğlu’ndan yadigârdır.
İstikşafi... Fena mı?
Birbirlerini keşfetsinler işte.
Türkiye gibi sağlam bir dostu nihayet keşfetmek, Yunanistan için çok faydalı olacaktır.
***
Bunu geçelim.
Şimdi 60’ın altına inmiyor.
Sebebi malûm:
Adına rehavet diyorlar.
Ne kadar masum bir kelime, değil mi?
Rehavet... Oysa cebinizdeki virüsle kalabalığa daldıysanız bu suçtur.
Cinayet... Ölüme sebebiyete kadar yolu var.
***
Her cinayet bıçakla ya da tabancayla işlenmiyor ki.
- Türkiye’ye yaptırım uygulayalım mı uygulamayalım mı?
Şimdii... Bizim ana muhalefet liderinden, mühim bir ricamız var.
Şunlara bir hadlerini bildirsin. Yaptırım da neymiş.
Çıkıp desin ki:
- Uygulamazsanız namertsiniz.
Ama şöyle gümbür gümbür bir bağırsın.
-Feriştahınız gelse boş diyerek yeri göğü inletsin.
*
Dün Prof. Metin Feyzioğlu’nu dinlerken bende jeton ancak düştü.
......
Macron ne demişti sahi:
- Türk milletine değil, Erdoğan’a karşıyım.
Tamam işte.
Millet İttifakı’na 1 müttefik daha...
Hatta 2 müttefik...
Öyle ya...
Aynı Yunanistan, 1981 yılında sayemizde NATO’ya tekrar döndü.
Kıbrıs Rum Kesimi, yine sayemizde Avrupalı kabul edildi.
Ne de yakıştı.
...........
Velhasıl, Yunan Dünyası, bugünkü konumunu, külliyen Türkiye’ye borçlu.
Yunanistan’da artık uçsuz bucaksız bir demokrasi ve
Yunan Basını’nda uçsuz bucaksız bir özgürlük var. Orada Türkiye Cumhurbaşkanı’na hakaret etmek bile serbest.
Akdeniz
Kemal olmasaydı, ulu öndere şimdi bazıları Gazi Mustafa diyecekti.
Bazıları da:
- Mustafa’nın askerleriyiz diyecekti.
Bu ne samimiyet yahu?
***
Muharrem İnce, ille partiden kovulmak istiyor ama kovulmayı bir türlü beceremiyor.
Muharrem Bey, size şimdi tüyo veriyorum, dikkat:
Sahiden kovulmak istiyorsanız, bir akşam CNN TÜRK’e çıkın, yeter.
- Millet isterse biter.
- Millet karar verirse biter.
......
Devlet, elinden geleni yaptı.
Fazlasıyla yaptı.
Bütün kurumlarıyla yaptı. Başlangıçta yanında millet de vardı. Mücadele iyi gidiyordu. Sonraları millet sıkıldı, ipin ucunu bıraktı.
İşte o bıraktığından beri, salgın tekrar çıldırdı.
Bugün hâlâ: