Gelinlerin tatlı telaşı...

Sayfada öyle yazılar var ki okurken yemin ederim kanım donuyor.

Kızların hiçbiri çalışmak istemiyor.

Çalışmayı kendilerine yakıştıramıyorlar.

Çünkü gelin olmak için doğmuşlar. Ne münasebet!

Çalışmaktansa kaynanalarıyla oturmayı daha doğru buluyorlar.

Kızların annelerinin gözleri asla doymuyor.

Damat tarafı neden annesine bayramlık almamış, yok diğer görümcesine havlu takımı almış, buna gelince bir terlikmiş...

Çeyiz parasını ödemediler diye annesi kızı vermeyecekmiş.

Bunu da ağlaya ağlaya anlatıyorlar. “Ne acılar var ya Rab!” diyorsun.

Bir de sürekli birbirlerine gelinliklerini, nişanlıklarını, bindallılarını, yüzüklerini ve çeyizlerini gösterme şovları var.

Kimse kimseyi asla beğenmiyor.

Evlilik sonrası dert anlatma mevzuu var bir de tabii.

Orada da konular genellikle ortak: Kaynanası diğer geline para saçmış, bundan kısmış. Evlendikten sonra adam soğumuş, televizyon izlemeye başlamış.

Kocasını aldattığını yazanlar da var, altında linç üstüne linç.

Bir de hep şu var: “Sen bu kafayla gidersen, kocan seni aldatır, ben diyeyim. Bence telefonunu kurcala!”

‘KIZIM, BEN DİYEYİM, O ADAM SENİ KULLANIP ATACAK’

Aa tabii şeyi de unutmamak lazım: Evlenmek üzere olan kızlar da işte, “Sevgilim böyle, şöyle” türü şeyler yazıp duruyor.

Altta hemen büyük bir linç ekibi...

Kızın biri, “Bilmem kaç senedir sevgiliyiz, evlencez ama sevgilim öncesinde beraber olmak istedi” yazmış.

Altında neler neler... “Vay, annenin, babanın yüzüne nasıl bakacaksın?

Hemen ayrıl o ırz düşmanından.

Dünyanın çivisi çıktı.

Kızım ben sana söyleyeyim, o adam seni kullanıp atacak. Senle evlenmeden öldü diyelim.

Ortada kalacaksın.

Annen, baban bile kabul etmez seni...”

Lan manyak, lan ruh hastası.

Sevgilim ölse, düşüneceğim zarım mı olur?

Adam ölmüş, ölmüş!

Hayır, seks sadece erkeğin tekelinde olan bir şeymiş gibi...

Kadın zaten istemez, kadının öyle bir hakkı olamaz.

Kadının tek sorumluluğu kocasına ‘tertemiz’ gitmesi.

Bunun karşılığında ise çalışmaması, evde bütün gün iki bulaşık yıkadıktan sonra yatması.

Kaynanasından 24 parça gümüş çatal-bıçak takımı alması.

Çünkü o kutsal vazifesini yaptı.

Okuduğum metinlerde aşkı bulmanın imkânı yok.

Sadece “Ben tertemiz bir gelinim, benim ederim bu, ailesinin bana verdiği para bu, mağdurum!”

Çoğu zaten aileleri tarafından tanıştırılmış.

Kuzen evlilikleri gırla, yurtdışına gelin gitme meraklıları...

Evlilik dediğin kocaman bir çıkar ilişkisinden öteye gitmemiş yani.