BJK’nin Cüneyt Çakır’ı, Bursaspor’un Sakho’su VAR

Pazar gecesi için 2 cümle yazacağım Cüneyt Çakır ile ilgili:
Babel’in golünü, İstanbul’da Yusuf Erdoğan atmış olsaydı gol VAR ile iptal olurdu.
İlk yarıda Medel’in boş alanda topa değil, rakibe doğru yüklenip düşürme olayını Aytaç yapsaydı kırmızı kartı yerdi.
İşte Türk futbolunun her zamanki açmazı da budur.
Kararların renklere göre değişmesi.
O bakımdan VAR da gelse YOK da gelse Anadolu takımlarının yazgısı kolay kolay değişmeyecek.
***
Pazar gecesi stres katsayısı yüksek bir maç oynadı Bursaspor.
Transfer döneminin sonundaki hareketli saatler, yeni gelen oyuncular, ezeli derbi.
Doğrusu Bursaspor bu denli yeni kadrosuyla beklentilerin üzerinde bir futbol ortaya koydu.
Sahaya çıkan kadro iyi bir kadroydu.
Bir tek Samet Hoca’nın Burak tercihi biraz riskliydi.
Böyle bir atmosfer ve rakibin BJK olması, genç Burak’ın altından kalkması zor bir yüktü açıkçası.
Bizler 18 yaşında iken halı sahada bile böyle büyük yüklerin altına giremiyorken, Burak’ın bu stres ile başa çıkmasını beklemek fazla bir iyimserlik olurdu.
Ama bunun olmadığını görüp, hemen gerekli hamleyi yapması Samet hoca için pozitif bir bakış açısı idi.
Oyun olarak özellikle oyunun ilk yarısında maçta istediğini yapan taraf yeşil-beyazlı oyunculardı.
İkinci yarıda da benzer bir oyun beklerken, BJK’nin maçtaki ilk ciddi atağında golü bulması, saha içi dengeleri siyah-beyazlılar lehine bozdu.
Ardından Samet Hoca Sakho’yu içeri atıp, 4-2-3-1’den, 4-4-2’ye döndü.
Açıkçası o dakikaya kadar beklentilerin üzerinde futbol oynayan Furkan’ın çıkmasını garipsedim, lakin orta sahadaki Aytaç ve Saivet’nin çıkması da mümkün görünmüyordu.
Hal böyle olunca, forveti ikilemek anlamında Samet Hoca’nın kararına saygı duymak gerekiyor.
Fakat kağıt üzerinde 3. bölgede sayıyı artırma düşüncesi saha içine çok fazla yansıyamadı ve Bursaspor pozisyon üretmekte zorlandı.
Neyseki bu dakikalarda Şenol Hoca’nın defansif hamleleri imdada yetişti.
Oğuzhan’ın yorulup ayağında top tutma becerisinin azaldığı dakikalarda, 2. bölgede top saklayabilen tek adam Tolgay’ı alıp, yerine top tutma becerisi hiç olmayan Necip’i tercih etmesi, oyundaki dengeyi yeniden Bursaspor lehine çevirdi.
Ardından da Saivet-Yusuf-Sakho’nun harika organizasyonu ile maçın sonucu belirlendi.

KİM, NE YAPTI?

• Okan: İlk resmi maçında, üstelik BJK gibi bir rakip karşısında olumlu not aldı. Yediği golde hatası yoktu. Maçın son dakikasında ayağıyla çıkardığı pozisyon ile Bursaspor’u ipten aldı. Yan toplarda Harun’dan daha fazla güven verdi.
• Chedjou: Sanki 2 gündür değil, yıllardır Bursaspor’da oynuyor gibiydi. Tecrübesi en büyük avantajı olacak. Maç eksiğini gidermiş bir Chedjou, o bölgede değişmez olur.
• Ertuğrul: Genç yaşında Bursaspor kaptanlığı gibi zor bir görevi üstlendi. Hatasız oynadı. Kendini daha da geliştirmesi adına Chedjou iyi bir şans olabilir.
• Barış: Hücum performansı iyi idi ve önündeki oyuncuya yeterince destek oldu. Yediğimiz golde Babel’i daha iyi süzebilirdi.
• Latovlevici: İlk maçında defansif anlamda sırıtmadı. Lakin ofansif anlamda beklenen katkıyı sağlayamadı. Umarım en kısa zamanda Karabükspor’daki zamanlarına döner.
•  Aytaç: Sahadaki lider oyuncu görevini üstlenmiş durumda. Her geçen hafta üzerine koyarak geliyor.
• Saivet: O da Aytaç gibi üzerine koyarak geliyor. Milli ara ona daha da iyi gelecektir. Golün başlangıcında Yusuf’a attığı pas herkesin atamayacağı güzellikte idi.
• Lima: Maçın belki de kaderini etkiledi. 10. dakikada o pozisyonu gole çevirseydi maçın seyri çok farklı olabilirdi. Bitiricilik konusunda halen ciddi mesafe kat etmesi gerek.
• Yusuf: Sahada yüreğini ortaya koyuyor. Goldeki koşusu ve verdiği pas çok güzeldi. Bitiricilik ve kafasını kaldırarak oynama konusunda kendini geliştirmesi gerek.
• Furkan: Batalla sonrası çok zor bir görev devraldı. O da bu yükün farkında. Bazen basiti yapmak yerine şapkadan tavşan çıkarma derdine düşüyor. Yine de geçmiş yıllara göre en iyi Furkan’ı izliyoruz. Dahası olur mu? Buna kendisi cevap verecek.
• Stancu: Koşuyor, mücadele ediyor, basıyor, adeta savaşıyor; ama tüm bunların arasında santrfor olduğunu unutuyor. Artık gol atması gerektiğini bilmesi gerek.
• Sakho: Yıllardır aradığımız forvet olabilir. Attığı gol muazzam. Halen golün tekrarını izleyip, o topa nasıl vurduğunu çözmeye çalışanlar var. Milli ara en çok ona yarayacak.
• Tunay: Sezon başından bu yana 4 maçta da süre aldı ama verdiği katkı sıfır. Bu haliyle ilk 11 hayal ötesi. Hatta kulübeden sahaya girmesi bile zor olabilir. Bu sezonun en boş transferi olabilir.