Paylaş
Viyana’da bir öğle vakti, metro istasyonu önü. İrice bir labrador, şık giyimli sahibinin yanında yürüyor. Aniden eğilip, kaldırım betonunun üstüne kakasını bırakıveriyor. "İnanılmaz bir şey. Devlet, çevre kirliliği üreten bu makinelerin hepsini yok etmeli" diyor yanlarından geçen takım elbiseli adam öfkeyle. Mahcup olan köpek sahibi yakındaki gazete bayisine koşup, bir gazete alıyor ve köpeğinin kakasını temizleyip, çöp kutusuna savuruyor.
Tüm köpek sahipleri böyle davranmıyor ne yazık ki. Viyana sokaklarında yürüyüşe çıkarılan köpekler her gün 10 ton kaka bırakıyor geriye. Temizliğin belediyeye yıllık maliyeti yedi milyon Euro. Bunun sadece iki milyon Euro’su, köpek sahiplerinin ödemesi gereken özel vergiyle karşılanıyor. Avusturyalı av meraklıları, bölgesine göre değişen tarifelerle, yılda 40 ila 200 Euro ödüyor.
Bu nedenle, köpek kakasını kaldırımda bırakmanın hakları olduğu iddiasındalar. Karşı görüştekiler ise bu tavrı tek kelimeyle özetliyorlar: Sorumsuzluk.
Taraflar arasındaki gerilim gün geçtikçe artıyor. Av meraklılarının örgütü "Pro Hund"ın açıklamasına bakılırsa, geçen ay birkaç köpek sokakta saldırıya uğradı. Köpeklere maytap atıldı, sahiplerine ise kaka fırlatıldı. "Epeyce duygusal bir konu bu" diyor, Avrupa’da köpek hakları üzerine çalışan ilk halkla ilişkiler şirketinin sahibi Paul Cech.
Son kamuoyu yoklamalarına göre Avusturyalılar, sokaktaki köpek kakası kirliliğini işsizlik sorunundan daha fazla önemsiyor. Cech’e göre çoğu kişi için bu her gün yaşadığı bir rahatsızlık. "Kamuoyundaki tepkiden de yararlanıp, istedikleri zaman rahatlıkla köpek sahiplerine hakaret ediyorlar."
Taraflar arasındaki gerilim şubat ayında başladı. 29 yaşındaki Petra Jens, bir gün oğlunu bahçede köpek kakasıyla oynarken buldu. Endişelenen Jens harekete geçti. Viyana Belediye Başkanı Michael Haeupl’dan önlem almasını isteyen bir mektup yazdı, imzaya açtı. O günden bugüne 150 bin imza topladı. Belediyeyle yaptığı birkaç görüşme sonucunda kampanyanın tüm şehre duyurulması için fon ayrılmasını sağladı. Reklam ajanslarıyla görüşüldü, 32 afiş taslağı hazırlandı. 18 Temmuz’da toplanan jüri kampanyada kullanılacak afişi seçti. Afiş önümüzdeki ay, Viyana sokaklarına asılacak.
Halkla ilişkiler uzmanı Paul Cech, sorunun bu kampanyayla çözülemeyeceği kanısında. "Tüm bu önlemler, büyük ihtimalle taraflar arasındaki sivil savaşı artırmaktan başka bir işe yaramayacak." Köpekseverler olumlu bir kampanyadan yana. Yasakçı değil, özendirici bir tavır takınılmasını istiyorlar. Bu amaçla, iki PR otomobili Viyana caddelerini dolaşıyor. Araçlardaki hayvanseverler, köpek sahiplerini bilgilendirip, kakaları temizleyen kişilere tasma, mama kabı, oyuncak kemikler hediye ediyorlar.
Yine de birçok kişi köpek sahiplerinin sorumluluklarının katı kurallarla belirlenmesinden yana. "Avusturya’da işe yarayacak tek çözüm, polis yardımıyla yürütülecek geliştirilmiş bir kontrol sistemi kurmak" diyor eski Viyana Belediye Başkanı Helmut Zilk. Görevdeyken bu konuda epeyce uğraşmıştı Zilk. Yerel politikacı Franz Karl’dan yardım istedi. Birkaç yıl "temiz kaldırım" kampanyası yürüten Karl, sonunda pes etti. O tarihten bu yana birkaç kez kampanya başlatıldı, hepsi sonuçsuz kaldı. 1999’da aynı sloganla başlatılan kampanya da başarıya ulaşamadı. Karl "Hálá kaldırımlarına en fazla s...lan şehir Viyana" diyor Karl.
KALDIRIMI KİRLETMENİN BEDELİ 7-72 EURO
Viyana’da kaldırımı kirletmenin cezası 7 ila 72 Euro arasında. Şimdilik kural zorlukla uygulanıyor. Köpek kakasından bunalanlar ise köpek kayıtlarında bundan sonra DNA örneklerinin de talep edilmesini öneriyor. Münasebetsiz şekilde yeri kirleten köpeğin kakası alınıp test edilecek, sahibine ceza yazılacak. 2004’ten bu yana kayıt altına alınan her köpek, derisinin altında bir çip taşıyor. Gerektiğinde sahibinin kimliği bu çip sayesinde kolayca saptanıyor.
KÖPEK SAHİPLERİ
Vergimizi ödüyoruz, kaldırıma kakasını yapmak köpeğimizin hakkı
KARŞI KAMPANYACILAR
Köpeklerin DNA’sı da alınsın, kimin kakası olduğu anlaşılıp ceza yazılsın
ALMANYA DA HAREKETE GEÇTİ
Aynı sorunla karşılaşan diğer ülkeler de farklı çözümler bulmuş. Mesela her üç kişiden birinin köpek beslediği Fransa’da sert önlemler uygulamada. Paris’teki cezalar Viyana’dan yüksek. Köpeğinin kakasını kaldırımda bırakan bir Romalı 100 Euro ödüyor. İngiltere’nin birkaç bölgesinde ceza 1400 Euro civarında. Para cezalarının yanısıra kimi şehirlerde yaratıcı çözümler yürürlükte. Fransa’nın Lyon kentinde kaldırımlara pembe renkli 10 bin yapay köpek kakası atıldı. Amaç bu konudaki duyarlığı artırmak. San Francisco’da ise sorunu avantaja çevirmenin yolları aranıyor. Belediye köpek kakalarını kurutup, enerji üretiminde yakıt olarak kullanmayı planlıyor. Bu arada Viyana’da başlatılan temiz cadde kampanyası hızla ülkenin diğer kentlerine yayılmakta. Graz, Salzburg ve Baden’de sosyal toplum örgütleri benzer kampanyalar başlattı. Almanya’da Münih kenti, Viyana’dan aldığı ilhamla kampanya kervanına katılmak üzere. Yerel sorun gibi başlayan "temiz cadde" talebi uluslararası ortak kampanya konusuna dönüşmüş durumda. Henüz yankıları Türkiye’nin kıyılarına vurmamış da olsa, "köpek savaşları" yayılıyor.Christoph ZOTTER/İSTANBUL
Kedilerde yüksekten düşme problemi
Kediler hayatta kalma konusunda son derece güçlü içgüdülere sahiptirler ve bu nedenle yüksek yerlerden asla kasıtlı olarak atlayıp kendilerini tehlikeye atmazlar. Bilinenin aksine çoğu, yüksek katlardan kaza sonucu düşerler. Kedilerin camdan düşmesini engellemek için küçük çocuklar için alınan tedbirler yeterli değildir. Bu nedenle kedi olan evlerde camların sineklik benzeri dayanıklı bir malzemeyle güvenli hale getirilmesi gerekir.
Kediler, ilgilerini çeken nesnelere büyük bir konsantrasyonla fokuslanırlar. Bir kuş ya da bir sinek yakalamak isterken dengelerini kaybedip kolaylıkla yüksekten düşebilirler. Korkusuzca yüksek yerlere çıkmaktan çekinmedikleri için kedi sahipleri genellikle kedilerinin bu yükseklikte başının çaresine bakabileceğine inanırlar. Her ne kadar kediler yüksek ağaçlara tırmanıp güvenle geri inmeyi başarsalar da ev ortamındaki eşyaların yüzeyi ve binaların balkon, cam kenarı gibi bölgeleri onların kolay tutunabilecekleri bir yapıda olmadığı için bu yüzeylerde kolayca dengelerini kaybedip düşebilirler. Yine bilinenin aksine, yüksekten dört ayak üstüne düştüklerinde bile bu emniyetli bir düşme değildir. Çoğu kez baş bölgesini ve kalça bölgelerini de şiddetle yere vurabilirler. Bu da genellikle ciddi yaralanmalara yol açar.
ALÇAKTAN DÜŞMESİ DAHA TEHLİKELİ
Yanlış bilinen bir diğer konuysa, apartmanlarda 1. veya 2. kat gibi nispeten daha alçak yerden düşen kedilerin problem yaşamayacağıdır. Gerçekte ise düşme yüksekliği azaldıkça kedinin dengesini sağlamak ve vücudunu toparlamak için havada ihtiyaç duyduğu süre azalır ve kısa mesafeden düşmeler kedinin dengesini kuramadan yere çakılmasına neden olur. Bu nedenle alçaktan düşmeler orta düzeyde veya daha yüksek katlardan düşmekten daha tehlikelidir. Kedilerin düşerken daha alt katlardaki açık panjur, balkon çıkıntıları ve saksılıklar gibi cisimlere çarparak havada yaralanmaya başlayabileceklerini de unutmamak gerekir.
Kediler yüksekten düştüklerinde çoğu kez beton kaldırım ya da asfalt gibi daha önce aşina olmadıkları sert bir zemine yüksek hızla çarparlar. Bu nedenle görünürde bir şey olmamış gibi algılansa da kedinin mutlaka hemen en yakın veteriner hekime götürülmesi gerekir. Zamanında müdahale ve uygun tedavilerle yüksekten düşen kedilerin yüzde 90’ı hayatta kalmayı başarır.
PAKO PANO
Casper Mamak çöplüğünden 25 günlükken kurtarıldı. O vahşete tanıklık etti. Ela renkte masum bebek gözleriyle şimdi dört aylık oldu ve ona ömür boyunca bakacak ailenin yolunu gözlüyor. 0 505 667 47 72
Pudra Şekeri İki kardeş kedimize yuva arıyoruz. 15 günlükken bir kutu içinde terk edilmiş olarak bulduk onları. Şimdi çok sağlıklılar. Belki ikisine birden kucak açacak bir aile bulabiliriz. 0533 643 16 42
Kangal melezi iki kardeşe sıcak yuva aramaktayız. 0533 730 39 38
Golden melezi, yeşil gözlü Çağla bebek yuva arıyor. Ankara 0505 493 75 85
3 aylık çoban melezi yavrulara yuva arıyoruz. İstanbul 0 532 391 87 54
St.bernart melezi 3 aylık dişi köpeğimize yuva arıyoruz. 0 505 667 47 72
Paylaş