Paylaş
Önce tek gözümü açarım, önemliyse öbür gözüm de açılır.
En sonunda annem babama ‘Ne dedi anlamadım?’ diye sorduğunda ise bilirim ki önemli bir şey oldu.
İşte:
Haberlerde verdiler; bir ineğin üzerinde doğuştan Arapça ‘Allah’ yazısı var diye sahibi ineği kesmek istemiyormuş.
Rengi siyah ve beyaz ve sırtında da gerçekten Arapça (Latin harfleriyle olsaydı daha iyi anlardık) yazı gibi bir şeyler var.
Sahibine ve mahalle halkına göre bu yazı varken kesmek günah. Hep birlikte toplanıyorlar ineğin başına ve öyle ona bakıyorlar. Gidip yemeklerini yiyip geliyorlar yine bakmaya.
*
Ben bu insanları anlamıyorum.
Hepimizi Allah yarattı.
Her birimizin varlığı onun adını taşıyor. Ağaçları, dağları, ovaları, nehirleri, taşı, toprağı bile...
Sokaklarda, doğada öldürülen hayvanların üzerinde ‘Allah’ yazmadığı için mi onları öldürüyor insanlar?
Diyelim ki bir sokak köpeği, bir kedi, bir tavşan, bir kuş...
İnsanlar onu yaratanın, ona can verenin, onu var edenin kim olduğunu bilmiyorlar mı?
Yani onların üzerinde ‘Allah’ yazısına gerek var mı?
Bence yok...
*
Benim kafam çalışıyor da, onlarınki çalışmıyor.
Öyle yazıya bakıyorlar.
Allah’ı seven, ona inanan, ona saygılı insanlar, öldürmeye karar verdikleri bir canlıyı Allah’ın yarattığını ve onu akıl verdiği insanlara emanet ettiğini elbette bilirler.
Yoksa ‘Dön bakayım yazı var mı?’ denilmez.
İşte benim yazım yok.
Yani biz gittik mi?
*
O ineğe gelince; elbette şanslı.
Siyah-beyaz tüylerinin öyle güzel-anlamlı bir şekil alması, ona iyi bir armağan.
Ama o hiçbir zaman bunun farkında olmayacak.
Oysa üzerlerinde yazı olmayan binbir çeşit hayvan, insanların elinden çektikleri acının farkında olacaklar.
Üzerlerinde yazı yok diye, tüfeklerle, zehirli yiyeceklerle, ya da acımasız yöntemlerle öldürülecekler.
Benim gücüm olsaydı; tüm hayvanları bizim gazetenin matbaasından geçirip, üzerlerine ‘Bunu da Allah yarattı’ diye yazardım.
Tabii ki anlamayanlar için.
Her bir canı Allah verdiğine göre nasıl kıyıyorlar.
Onu da ben anlamıyorum.
Çocuklara hayvanlar álemini anlatan bir kitap
Çocuk kitapları yazarı H. Salih Zengin’in ‘Bir Miyav İki Hav Hav’ adlı kitabı, hayvanların dünyasını esprili ve akıcı bir üslupla anlatıyor. Karanfilin içinden gülümseyen fil, pırasalı yarasa, evinden bacaklı kaplumbağa, sinek meclisi, tavşanlar ve havuçlar federasyonunun çocuklarla buluştuğu kitabı Cem Kızıltuğ resimledi.
SİZ PAKO’YA SORUN PAKO DA UZMANA
Yaşlı muhabbet kuşları özel bakım ister
Veteriner Hekim Talat GÜLBAY
Yaşlanan muhabbet kuşlarıma farklı bir bakım uygulamam gerekiyor mu?
Muhabbet kuşları ortalama olarak 9-11 sene yaşar ve 5-7 yaşından itibaren yaşlı olarak görülürler. İyi bakılanlar rahatlıkla 14-18 sene yaşayabilir.
Tüm canlılarda olduğu gibi yaşlılık döneminde muhabbet kuşlarının da beslenme ve yaşam koşulları ile ilgili ihtiyaçları değişir. Özellikle tüy değiştirme dönemlerinde daha fazla proteine ihtiyaç duyarlar. Bu proteini sağlamanın en kolay yolu haşlanmış katı yumurta vermektir. Kuşunuz beyazını ya da sarısını kendi ihtiyacına göre tüketmek isteyecektir. Eğer yumurta yemiyorsa veya daha önce hiç yumurta vermediyseniz soya sütü ya da normal süt verebilirsiniz.
Kuşunuza sütlü mama hazırlamak için 1 ölçek soya sütünü ya da normal sütü 3 ölçek su ile karıştırarak başlamalısınız. Daha sonra bu oranı yarı yarıya
hazırlayabilirsiniz. Yağsız diyet süt kullanmanız daha sağlıklıdır. Kuşunuz soya sütlü karışımın tadını beğenmezse, bir miktar bal ya da şekerle ekleyebilirsiniz.
Yaşlı kuşlarda (genç kuşlarda da önemlidir) sabit ve üşümeyecekleri bir çevre ısısı sağlamak çok önemlidir. Özellikle geceleri üşümesini engellemelisiniz. Kuşunuzu sabahları tüylerini kabartmış ve üşüyor vaziyette buluyorsanız ya da sıvı miktarı daha fazla dışkı yaptıysa geceleri çok üşüyor demektir. Soğuk havalarda onu daha küçük bir odaya alıp, küçük bir ısıtıcı ile odanın sıcak kalmasını sağlayabilirsiniz.
PAKO PANO
6 tane Van kırması yavrumuz var. Sütten kesildiklerinde onları sahiplendirmek istiyorum. (0212) 213 60 76.
Bingo 5 yaşında çok iyi huylu, kısırlaştırılmış bir erkek köpek. Ailesi onu Sarıyer Belediyesi’ne teslim etti. Onu sahiplenecek yeni bir aile arıyoruz. (0212) 271 77 17.
Dostumuz Zigi 9 Mart’ta Kadıköy Göztepe civarında kayboldu. Görenlerin ya da yerini bilenlerin (0216) 411 15 22 ya da (0532) 741 42 71 numaralı telefonu aramalarını rica ediyoruz.
2 yaşında sokakta yaşama şansı olmayan erkek kediye bakacak bir aile arıyoruz. (0535) 778 38 57.
Cairn terrier cinsi dişi köpeğimi çiftleştirmek istiyorum. İzmir ve Aydın civarı tercih sebebidir. (0533) 560 66 66.
3 aylık dişi Çoban kırması yeni bir aile arıyor. (0532) 447 88 43.
Ben 1.5 yaşında bir Doberman’ım. Baba olmak istiyorum ve kendime eş arıyorum. (0312) 236 26 30.
Paylaş