Sevginin sağı-solu...

O kimi zaman durduğu yerde sevindiği için kendim dinledim, misafir devam etti:

‘‘Hayvan hakları savunucusu, sosyalist Pako...’’

Başındaki ‘‘Sos’’ kısmı bayıldığım sosisi anımsattı gibi ama, sonundaki ‘‘..yalist’’ olmasaydı...

Bizim terastaki kediler de sanki öyle sesler çıkartıyorlardı:

‘‘Sossstıst...’’

‘‘Ssssstsss...’’

‘‘Sospuft...’’

Onlar da belki ‘‘sosyalist.’’

Elbette bilemiyorum; iyi bir şey olmuşsam iyi...

Bir de ‘‘Hayvan hakları savunucusu’’ diyor...

O zaman ‘‘sosyalist’’ o mu?...

Ki ben arada bir televizyonun dolabına işeyip suçu Gorbi'ye atsam da, aslında tabii ki hayvan haklarını savunurum, bunun için ‘‘sosyalist’’ olmak şart değil...

İnsanlar için ise; insan olmak yeter...

Babam anlattı; dünyanın her yerinde sosyalistler çevreyi-doğayı-hayvanları korur, tümüne sahip çıkarlarmış.

Bizde ise sosyalistler öyle değil.

Umursamaz ve ilgisizler.

Onların olduğu kimi belediyelerde tüm hayvanları öldürdüler, kurdukları barınaklar esir kampı gibi, sevgisiz ve duyarsızlar...

Yakında duyarsınız...

*

Bence, insan önce insan olmalı...

Yüreğinde merhamet ve sevgi olmalı..

Merhametsiz ve sevgisiz insanın hiçbir sıfatı-ismi-kimliği olmamalı...

Çünkü ilk kimlik ‘‘insan’’ olmadıktan sonra, öbürlerini nereye iliştireceksiniz?..

Ben ise sadece Pako olmalıyım...

Beni seven insanlar, kapımızın önünden geçerken selam veren çocuklar, babamın bana okuduğu o mektuplar...

Arkadaşlarım...

Her gece arka bahçeye çıkıp havlayarak haberleştiğim sokaklardaki aç dostlarım...

Genelde yarı geceyi biraz geçe evimizi arayıp, telefonda annemi ağlatan o iyi yürekli teyzeler...

Köşe başlarındaki çöp bidonlarının etrafında bitmek bilmeyen bir yaşama hakkı mücadelesi...

Acılar...

Ve hepsinin ortasında güçsüz-zayıf-küçücük, bir tek herkese yetecek kadar sevgi isteyen, sadece Pako...



Tatile gitmeye niyetlendiğinizde aklınız evde bıraktığınız kedinizde mi kalıyor? Siz tatildeyken o da tatil yapabilir. İşte yolu...

Gözünüz aydın, vicdanınıza merhem bulundu! Bugüne kadar, evden uzaklaşmanız gerektiğinde, aklınız kedinizde kalıyor, onu bırakabileceğiniz yakın bir dostu ayarlayabilmek için telefon fihristinizi taramaya başlıyordunuz belki. Moda'daki ‘‘Friendsvet Kedi Pansiyonu’’ tam da bu derde deva olmak amacıyla servis veriyor. Kedi pansiyonunun mimarı, 17 yıldır veterinerlik yapan Güven Selbes. Yaşadıkları ortama sahip çıkan ve bu ortamdan ayrılmaktan hoşlanmayan kediler için kolay uyum sağlayabilecekleri bir yer hayaliyle yola çıkan Selbes'in açtığı pansiyonun pek benzeri yok.

Friends Moda Veteriner Muayenehanesi'nin içinde yer alan pansiyon, en fazla 8 kediyi ağırlayabiliyor. Pansiyonda günlüğü 10 milyon liradan konaklayan her kedinin kendine ait bir evi var. Bayramlar, yılbaşı ve tatil dönemleri pansiyonun en çok talep gördüğü zamanlar.

Pansiyonda konaklayan kedilere geceleri de nöbetçi olan veteriner hekim ve 2 bakıcı bakıyor. Pansiyona yeni bir kedi geldiğinde, hekim kontrolünde odaya bırakılıyor. İçeride 3 kedi varsa, yeni gelene karşı bir cephe oluşturabiliyorlar. O zaman devreye ödül mamalar ve oyuncaklar giriyor. Kediler tek tek dışarıya çıkarılıp yeni kediye tanıtılıyor, bir tür grup terapisi görüyorlar da denebilir.



Pansiyonda konaklama süresi 15 günle sınırlı. Bu sürenin belirlenmesinde kedilerin 15 gün sonunda yeri sahiplenmeye başlamasının payı büyük. Pansiyonun en büyük avantajlarından biri ise kedilere bir nebze de olsa sosyalleşmeyi öğretmesi.

Ancak kedi pansiyonuna her kedi kabul edilmiyor. Kedinin tüm aşılarının yapılmış, antiparazital tedavilerinin ve pire mücadelesinin tamamlanmış olması gerekiyor. Kızgınlık dönemindeki kediler de pansiyona alınmıyor.

Pansiyonun günlük ücreti 10 milyon TL. Bu fiyata profesyonel mama ve bakım dahil. Pansiyonda kalan kedilere zaman zaman klasik müzik de dinletiliyor. Zira, nedensiz kavgaların olduğu dönemlerde klasik müzik kedileri rahatlatıyor. Pansiyonun başarısı, konaklamak için ikinci kez gelen kedilerin sayısının çokluğuyla teyit edilmiş durumda.

Moda Caddesi Evren Apt. No: 225 Moda; (0216) 346 61 74.



Özel Jale Tezer ve Pako Kulübü'nün ortaklaşa düzenlediği resim yarışması sonuçlandı. Ankara Okul Öncesi Eğitim Kurumları Derneği'ne üye olan tüm kurumlardaki 5 ve 6 yaş grubuna açık olan yarışmaya 138 kurumdan 500'e yakın resim katıldı. Yarışmanın konusu, çocukların Pako'nun kendisini ve dileğini anlattığı ‘‘Pako'nun Dileği’’ adlı metinden yararlanarak duygu ve düşüncelerini resim aracılığıyla ifade etmeleriydi. Yarışmaya katılan eserler, aralarında Hürriyet yazarı Bekir Coşkun'un da bulunduğu jüri tarafından değerlendirildi. Özel Jale İlköğretim Okulu, birinci olan eser sahibine 1 yıl süreyle yüzde yüz burs, ikinci ve üçüncüye yüzde elli burs, dereceye giren ilk 10 öğrenciye yüzde yirmi, 27 öğrenciye ise yüzde on beş burs verecek. Umut ERDEM


SİZ PAKO’YA SORUN PAKO DA UZMANA

Veteriner Hekim Talat GÜLBAY

Kedilerde taş oluşmasını kaliteli mamayla engelleyin

Geçen hafta Pako'ya mektup yazan Şeker gibi 5 yaşında bir erkek kedimiz var. Kısırlaştırıldığından beri veterinerimizin önerdiği bir light mama ile besleniyor. Şu ana kadar bir problem yaşamadı ama biz de mamasını değiştirmeli miyiz?

Erkek kedilerde idrar taşlarının daha sık oluşmasında beslenme tek başına olmasa da önemli bir etkendir. Ancak burada besin maddesinin kalorisinin düşük, yani light olması önemli bir faktör değildir. Kedilerde idrar taşlarının oluşmasında gıdaya bağlı nedenlerden en önemlisi mamanın içerdiği mineral (özellikle magnezyum, fosfor, kalsiyum) miktarıdır. Bunun yanında kedinize yedirdiğiniz mamanın idrarda asit/baz dengesini (ph oranını) bozacak nitelikte olması da taş oluşmasını kolaylaştırır. Ayrıca kedinizin kısırlaştırıldıktan sonra daha az su içmesine ya da daha seyrek idrar yapmasına yol açacak bir beslenme yöntemi de taş oluşmasına neden olabilir. İdrar yollarındaki enfeksiyonlar da taş oluşmasına yol açabilir. İdrar taşı oluştuktan sonra tedavi amacıyla kullanılan reçete diyetler tespit edilen taş türüne göre farklılık gösterir. İdrar taşlarından korunmak amacıyla kullanılan diyetlerde de tedavi amacıyla kullanılanlara göre önemli farklılıklar vardır. Kedinizde eğer taş tespit edilmediyse koruyucu amaçla kullanacağınız mama yaşına ve kilosuna uygun kaliteli bir light mama olabileceği gibi, veteriner hekimizin idrar muayenesinde görülen kristallerin yoğunluğuna göre önereceği bir diyet reçetesi de olabilir. Sonuç olarak kısırlaştırılmış kedinin idrar yollarında taş oluşmasını engellemek için önemli olan light mama yedirmek değil, bu soruna sebep olabilecek dengesiz ve kalitesi düşük mamalarla beslenmesinin engellenmesi ya da bu hastalıkla ilgili diğer koşulların kontrol altına alınmasıdır.


PAKO’ya mektuplar


Mayki artık çok mutlu


Geçtiğimiz ekim, Selin öğretmen, sevgili Mayki'si ile vedalaşarak öğretmenlik yaptığı Bakırköy Dilko Dershanesi'ne gitmek üzere yola çıkmış, sürat nedeniyle kaza yapan iki otomobilden birinin çarpması sonucu, gencecik yaşında hayatını kaybetmişti. Annesi Serpil Erdoğan, geride kalan köpeği Mayki'yi görmeye dayanamadığı için onu eşinin oto tamir atölyesine yollamıştı. Serpil Erdoğan'a yeni bir aile bulmamız için Mayki'yi bize vermesini önerdik, Sokak Hayvanlarını Koruma Derneği (SHKD)'nin Göktürk Barınağı'na teslim ettiler. Onu ara istasyon dediğimiz Almanya'daki bir barınağa yolladık. Sonunda bir mucize gerçekleşti. Mayki muhteşem bir karı-kocanın yanına, evin bebeği olarak gitti. O huysuz, mutsuz Mayki yumuşak, tatlı bir köpek oluvermiş. Bize bu mucizenin fotoğrafları ulaştı. Selin öğretmen eğer Mayki'yi görebiliyorsa, şu anda çok mutlu olduğundan eminiz.

Evsiz Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği'nden Lale Halimoğlu