İddialı bir kısırlaştırma kampanyası

Haberin Devamı

Bana Sahip Çık

İstanbul Veteriner Hekimler Odası ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi iddialı bir kısırlaştırma kampanyası başlatıyor. Her mahallede bir gönüllü, hayvan koruyuculuğunu üstlenecek. Koruyucunun tespit ettiği sahipsiz hayvanlar, kurulacak 15 merkezden birine özel araçlarla götürülecek. Kısırlaştırıldıktan sonra, mahallesine geri bırakılacak. "Bana Sahip Çık" projesiyle, mahalle sakinlerinin hayvanları sahiplenmesi için teşvik edilmesi, saldırgan hayvanların özel rehabilitasyondan geçirilmesi planlanıyor. Pako’nun sayfası bu kampanyanın da gelişimini takip edecek ve size haber verecek.

Veteriner Hekimler Odası (İVHO), iki yıl önce, sokak hayvanlarını kısırlaştırma projesi başlattı. Buna göre, veteriner klinikleri getirilen sahipsiz hayvanları geri çevirmeyip ücretsiz kısırlaştıracaktı. Bugüne dek sadece 3 bin 400 sokak köpeği ve 200 kedi kısırlaştırıldı. Gönüllü veterinerlerle bu rakama ulaşmanın bile başarı olduğunu savunan İstanbul Veterinerler Odası Başkanı Tahsin Yeşildere "Engellerle karşılaşıyoruz" diyor. Örneğin, yüzlerce kişi evde baktıkları hayvanlarını sahipsizmiş gibi ücret ödemeden kısırlaştırmaya çalışmış. Kliniklerin, aylık kontenjan belirlemesi de istenen seviyeye gelinmesini engellemiş.

Hayvanseverler cephesinde de bu işin yeterince "gönüllü" olarak yapılmadığı yönünde haklı eleştiriler var. Şimdi İVHO; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık Daire Başkanlığı ve Veteriner İşleri Müdürlüğü yeni bir kısırlaştırma kampanyasına başlıyor.

"Bana Sahip Çık" kampanyası için Anadolu Yakası’nda beş, Avrupa Yakası’nda 10 kısırlaştırma merkezi kuruluyor. Her mahallede bir hayvansever, hayvan koruyuculuğu görevini üstlenecek. Sahipsiz hayvanların belirlenip merkezlere götürülmesinden sorumlu olacak. Belirlenen hayvanlar, tam donanımlı araçlarla, eğitimli personel ile taşınacak. Bu merkezlerde, ağırlıklı olarak stajyer veteriner hekimler ve yeni mezun hekimler görev yapacak. Ama serbest veterinerlerden de hizmet satın alınarak, özel veteriner kliniklerine kısırlaştırdıkları sokak hayvanı başına 87.5 YTL ödenecek. Kısırlaştırılan hayvanlar, daha sonra alındıkları yere geri bırakılacak.

Veterinerler Odası Başkanı Tahsin Yeşildere, böylelikle bugüne kadar verimli işlemeyen kampanyanın geliştirilerek kısa sürede daha çok hayvanın kısırlaştırılmasının planlandığını anlatıyor.

Kampanyanın hedefi 5 yılda tüm sokak hayvanlarının kısırlaştırılması. İVHO Başkanı Tahsin Yeşildere, uygulamanın örnek olması ve diğer illerde de uygulanması halinde sokak hayvanlarının çoğalmasıyla ilgili sıkıntının çözüleceğini belirtiyor. Ama Yeşildere’nin aklındaki tek sorun, barınaklardaki hayvanların ne olacağı. "Bu kadar çok sayıda hayvanı bir arada tutmak çok sağlıksız. Bu sayıda insanı bile bir araya koysanız, bulaşıcı hastalıklar çıkar. Barınaklarda hayvanların üst üste yaşamamaları, hasta olduklarında ayrı bakım ünitelerinde tutulmaları gerekiyor."

Bana Sahip Çık projesiyle, hayvanların sokakta insanlardan gördüğü şiddeti engellemek için sürekli takip edilmeleri de sağlanacak. Tüm mahallelere, hayvanların ağzından çocuklara ve insanlara mesaj veren "Beni sevin, koruyun, birlikte sevgiyle yaşayalım. Artık yemekleri bana verin" yazan kulübeler ve tabelalar yerleştirilecek.

Prof. Dr. Tamer Dodurka

TOPLUMSAL SEFERBERLİK ŞART


İVHO’nun kısırlaştırma projesi, sokak hayvanları sorununu çözmek için hazırlanan sayısız projeden biri olarak kaldı. Klinikler projeye uymadı. Bu sorun tüm ülkelerde var, dünyada 500 milyondan fazla sokak köpeği yaşıyor. Geçenlerde Hollanda’da uluslararası bir toplantı yapıldı ama Türkiye’den hiçbir yetkili katılmadı. Bu kampanya etkili olsa bile, sadece İstanbul’da yapılacak bir uygulama yeterli olmaz. Şehirdeki köpek sayısını azaltırsak, çevredeki köpekler alır onların yerini. Kısırlaştırılan hayvanlar sokakta insanlardan eziyet görüyor. Burada halkın katılımı çok önemli. Halk, sokak hayvanlarıyla yaşamayı öğrenmeli. Çok büyük çapta işbirliğine ihtiyaç var. Mesela, Çevre Bakanlığı gönüllülere görev verebilir. Bizde de Yunanistan’daki gibi bir seferberlik gerek. Çevreye zarar veren saldırgan hayvanlar barınaklarda rehabilite edilmeli. Ancak diğerlerini de insanlardan korumak gerek!

DOHAYKO Genel Sekreteri Nesrin Çıtırık

BU KAMPANYA DA GÖSTERMELİK


Veteriner hekim odalarının bu tür kampanyaları göstermelik. Çünkü büyük çoğunluğu sokak hayvanı sorununun çözülmesini istemiyor. Göreceksiniz, bu kampanya da diğerleri gibi sonuçlanmayacak. Hayvanseverler yaralı, hasta ve mağdur sokak hayvanlarını veterinere götürüyor, yüz milyonları bulan tedavi masraflarını ödüyor, veterinerler büyük gelir sağlıyor. Veteriner Odası ciddi ve sistemli kısırlaştırma kampanyası yapmıyor. Veterinerler belediyelerin çağdaş barınak ve kısırlaştırma merkezi yapmasını da istemiyor. Çünkü özel kliniklere talep azalır. Adana’da DOHAYKO’nun belediyelerle yönettiği barınakta belediye veterinerleri yılda 1500 sokak hayvanını kısırlaştırıyor. Yaralı, hasta hayvanlara bakılıyor. Adana’da hiçbir sokak hayvanı özel muayenehanelere götürülmüyor. Adana’nın başardığını İstanbul Belediyesi ve İVHO neden başaramasın? Yedikule, Beykoz gibi birkaç barınak dışında hepsi birer ölüm kampı. Belediyeler de barınaklar üstünden suiistimal yaptıkları için gönüllü denetimini istemiyor.Öznur KAYMAK

Isıran kafes kuşları

Papağan ve muhabbet kuşu sahiplerinin en büyük dertleri, kuşlarının ısırma huyu. Özellikle büyük ve kuvvetli bir gagaya sahip olan papağanların bu davranışı bazen sahiplerinde ciddi yaralanmalara da yol açar. Bu bir davranış problemi ve çözümü var. Ancak önce sebebini bulmanız gerek.

Yavru kuşlar çocuklar gibi, çevrelerini ve çevrelerindeki objeleri tanımak için gagalarını kullanırlar. Canınızı acıttığını anlamazlar. Bağırmanız da sonuç vermez, hoşuna gittiğini zannedip, daha sert ısırabilir. Elinize tırmanmak için gagasından destek alan yavru papağan canınızı acıttığında, elinizi hızla çekerseniz bir dahaki sefer daha sıkı tutunmak için gagasıyla daha kuvvetli sıkıştırır.

Kuşlar korktuklarında ya uçarak kaçarlar ya da gagalarını silah olarak kullanırlar. Ev kuşlarının kaçarak gidebileceği alan çok kısıtlı olduğu için çoğu kez ısırarak savaşmaktan başka seçenekleri olmaz.

Evde kuşları içgüdüsel olarak yaşam alanını korumak ve statüsünü belirlemek sebebiyle ısırma huyu geliştirebilir. Kuşlar, istediklerini elde etmek için de ısırmanın işe yaradığını keşfedebilirler. Mesela, ısırdıkları zaman kafese geri dönsün diye kafese yiyecek konması kuşun bu davranışını pekiştirebilir. Ayrıca kuşlar tırnaklarının kesilmesini istemediklerinde veya zorla kafese sokulmak istendiklerinde de hırçınlaşıp ısırabilirler.

Birçok kuş özellikle çiftleşme döneminde daha saldırgan olur. Önemli olan sadece çiftleşme dönemine ait bir huy olan ısırma ile, yerleşmiş ısırma huyunun ayırt edilmesi.

Eğer kuşun bir hastalığı veya rahatsızlığı varsa, rahatsız edilmekten hoşlanmayabilir. Hiç ısırmayan bir kuş birdenbire ısırmaya başlarsa ve bununla birlikte daha az yeme ve daha az oyun oynama gibi belirtiler de gösteriyorsa hasta olabilir.

Kuşlar ilgilerini çeken ve onları heyecanlandıran oyunlarda ısırma eğilimi gösterebilir. Ya da çok hareketli bir oyun sırasında birdenbire size tutunmak isteyebilir ve yanlışlıkla ısırabilirler. Kuşun beden dilini öğrenmeye çalışmak ve oynarken onu dikkatle izlemek, bu ısırmaları engeller.

PAKO PANO

Haberin Devamı

Oli, araba çarptıktan sonra sokakta yaralı halde bulundu. Cinsi Mastif, erkek. Tedavisi yapıldı ama bir bacağını kaybetti. Şimdi sahiplendirilmeyi bekliyor. 0535 250 27 98.

Florya’da pazar yolunda bir kaniş bulduk. Dişi, koyu gri, başı ve ayakları beyaza yakın gri. 9-10 yaşlarında. Mavi boncuklu Henkel marka sırt tasması var. Şu an Bakırköy barınağında. Sahibini arıyoruz. 0212 574 03 37, 0542 717 53 00 veya barınak: 0212 543 73 17 (Şerif Bey)

Üç ay önce 17 yaşındaki kız kardeşime 5 aylık bir Golden Retriever aldım. Ancak kardeşime epilepsi teşhisi kondu ve bayılmaları şu an günde 4-5 kereye çıktı. Tuvalet terbiyesi verdik ama kardeşimin sağlığı yüzünden ilgilenemiyoruz ve hayvansever bir aileye vermek zorundayız. evrenerdamar@hotmail.com

İki aylık siyah/beyaz aşılı dişi kedi İstanbul’da yuva arıyor. 0555 275 43 37.

Bir aylık bu bebeklere sıcak yuvalar arıyoruz. 0555 422 88 95.

2 yaşında erkek Terrier’in sahibi öldükten sahibinin ailesi onu istemedi. Barınağa bırakıldı, depresyona girdi, beslenmeyi reddetti. Üstelik barınakta dövüldü de. Şimdi bir klinikte. Sağlıklı ama kafeste. Onu sahiplenmek ister misiniz? 0532 351 73 75.

Yazarın Tüm Yazıları