Umumi arzu üzerine

MODACILAR Hayrünnisa Gül’ün türbanını modernize edeceklermiş.

İyi!

Zaten karşı olanların takıldığı nokta da türbanın aslında demode ve rüküş olduğuydu! Şimdi misal, ucuna püskül, tepesine tüy koyunca mesele kalmayacak!

Hatta keşke türbanı çıkarıp peruk taksa Hayrünnisa Gül... Cumhurbaşkanlığı mevkii için endişe edenlerin yüreğine iyice su serpilse!

"Oh!" deseler, "Milli Görüş falan yokmuş!"

Zaten korkulan şey fikirler değil şekillerdir!

Şekillerle oynarsınız olur biter!

Ben de bu arada Abdullah Gül’ün bıyıklarına takmış bulunuyorum. Cumhurbaşkanlığı için hem fazla "kasabalı" duruyor, hem de bir nevi türban ayarında. Modacılar buna da bir el atsalar iyi olur!

* * *

Modacıların elinin değmesiyle türbanın ne şekil alacağından ziyade, sahiden bu yolla insanların kandırılabileceğini düşünen var mıdır, onu merak ediyorum ben.

Fakat suç türbanı modernize etmeyi akıl edenlerde değil.

Onlar da ne yapsın, karşı taraftan ha bire bu yönde eleştiri gelince...

Kimse "Kardeşim, Hayrünnisa Gül göstermelik olarak başını açsa, hatta Abdullah Gül eşini boşasa ne olacak, neticede cumhurbaşkanı adayı kadınların örtünmesi gerektiğini düşünen bir zihniyetin temsilcisidir" demedi ki!

Taktılar Hayrünnisa Gül’ün türbanına.

Onlar da ne yapsın, modernize ettirecekler.

* * *

Arkadaşlar!

Bu defa böyle.

Bu defa First Lady türbanlı.

Artık bunu kabul etsek iyi olur.

Neticede tepeden inmiyor Abdullah Gül. Meclis’in içinden çıkıyor. Hem de daha bir ay önce yenilenen Meclis’ten.

Seçim oldu, sordular bize...

"Evet, tamam, budur" dedik, "AKP neylerse güzel eyler."

Yani cumhurbaşkanı eşinin türbanlı oluşu "umumi arzu üzerine" gerçekleşiyor denilebilir.

Yapacak bir şey yok.

"Kahpe demokrasi" diye kafalar çekilebilir en fazla.

Ha, var bir yol daha... Ama o yol iyi yol değil, kimse temenni etmesin.

MIŞ-MUŞ

Dünyada 42 yıllık petrol kalmış.

Anlaşıldı... K....... yırtsak dünyanın sonu geldi!

İngiltere’de evine telefon bağlatmak isteyen bir kişi, müşteri hizmetlerine ulaşmak için 20 saat beklemiş, yine de ulaşamamış.

Umduğunu değil bulduğunu yiyeceksin! Telefonu olmadı ama bir rekoru oldu.

Türkiye’de tekne sevdası zirve yapmış, marinalarda tekne bağlayacak yer kalmamış.

Durum "Türklerin bilmemnesi bilmemnesine denk" diye de ifade edilebilir.

AKP Balıkesir milletvekili, Altınoluk’ta jandarmayla tartışmış, masaya vurarak "22 Temmuz’da dersinizi verdik!" diye bağırmış.

Fakat görünen o ki "ders" beyefendiyi sözde sevindirmiş, özde ise sinirleri bozuk!
Yazarın Tüm Yazıları