20-30 sene sonra benzer cümlelerle yazılmış romanlar çıkabilir karşınıza.
"Ata Lale’nin etli elini aldı dudaklarına götürdü, ’Gel 1 aile olalım’ dedi.
O sırada az ötede teli tellemekte olan Talat onları gördü. Hemen teli alta atıp ata atladı ve Lale ile Ata’nın yanına geldi. Elini Lale’ye uzattı. ’Lale eli al, ata atla’ dedi."
Böyle şeylerle karşılaşabiliriz.
Çocuklar okuma yazmayı artık bu cümlelerle söküyorlar zira.
Bilmiyorum "Ali topu tut"un suyu mu çıkmıştı.
Ben eğitimci değilim gerçi ama, al, at, ata, atla, alta gibi benzer seslerin öğrenmeyi zorlaştıracağını, çocukların bunları birbirine karıştıracağını düşünüyorum.
Sonra, Talat ismi nereden çıktı?
Onca isim arasından buluna buluna bunun bulunmasının sebebi nedir?
"Talat"ı dili dönüp de doğru telaffuz edebilen bir yetişkine rastlamamışken henüz 7 yaşında çocuğa ilk iş olarak bu ismi öğretmek...
"Talat ile Ali 1 aile"
"1 aile"ye dikkatinizi çekerim.
Matematiği de aradan çıkarmak istediler zahir. Türkçe güme gidiyor bu arada ama olsun! Sonra bir ara doğrusunu öğretirler herhalde.
Bu da bir yöntemdir belki. Önce yanlış öğretmek!
O yaşta kaydedilen bilgilerin "ilk aşk" misali kolay unutulmayacağından haberleri yok belli ki.
***
Fakat dediğim gibi ben eğitimci değilim.
Belki de yıllarca üstünde çalışıldı, nihayet en şahane sistem bulundu. Gerçi ihtimal vermiyor insan. Ne demişler: "Adı çıkacağına canı çıksın."
Neyse...
Üstünde çalışılmış bile olsa "Netice fos çıktı" diyebiliriz. Zira yukarıda ancak dörtte birini sıralamış olduğum cümleleri ezberleyip yazabilen çocuk yok. Varsa da 35 kişilik sınıftan iki kişi. Bana gelen bilgi bu. Bilmiyorum hedeflenen bu muydu...
Zaten artık duruma dayanamayıp isyan eden ve can havliyle bana ulaşan bir velidir bu satırların sebebi.
Durumsa, gece yarılarına kadar, bırakın okuyup ezbere yazmayı, bir türlü "Talat teli alta it, atla al" diyemediği için çocukların, bunu dedirtemediği için velilerin karşılıklı ağlayıp durmalarıdır.
Sahiden merak ediyorum, eski fiş cümlelerinin nesi vardı?
Belki de "’Ali topu tut’ kuşağı"ndan memlekete bir hayır gelmediğine hükmettiler, bir de "Talat teli telle"yi deneyecekler!
MIŞ-MUŞ
Mor çekirdekli domates yetiştirilmiş.
Üreticisi emekli bir modacı olabilir.
Araştırmaya göre cinsellik yaşı kızlarda 18.5’muş.
Ön çalışmalar hariç tabii.
Dünyanın sonu "ısınma" ile gelecekmiş.
Fakat bunu insanoğluna kış ayazında söylemeyin, hiç tınmaz!