BUNU da magazinleştirdik ya sonunda... Yapılan ‘Şehit er, şehit olmadan önce telefonda ailesine ne dedi? Azz sonra!’ kıvamında değil ama buna yakın.
İlk gün sırf babasıyla konuştuğunu zannediyorduk. ‘Anneme söyle üzülmesin’ dediğini... Ertesi gün annesiyle de konuştuğunu öğrendik. Bakalım yarın ne çıkacak?
Epey gider bu.
Fakat basın doğru yolda tabii. ‘Malzeme malzemedir’ diye düşünülüyorsa bundan etkilisi bulunamazdı. Zira ağlaya ağlaya gözümüzde yaş kalmadı. Ağlamam durunca geri dönüp tekrar okuyor, tekrar ağlıyorum.
Rahatsız olduğum taraf ne biliyor musunuz?..
Binlerce şehit verildi. Ama ben bu derece yıprandığımı hatırlamıyorum. Böyle tanıdığım, sevdiğim, yakınımdan birini kaybetmiş gibi olduğumu...
Yani bu çocukların ölüp gitmeleri yetmiyor da ölürayak fazladan bir şeyler mi yapmaları gerekiyor bizi kendimize getirmek için?
İşte son nefeste cepten ana-babayı aramak gibi.
Ancak o zaman mı farkına varacağız olanların?
O zaman mı ‘insan’ olacağız?
Bu hale mi geldik?
Ölmüşüz o zaman biz.
* * *
Gazetelerden bir başka haber...
Necmettin Erbakan bayram namazı çıkışında cemaatle bayramlaşmış. Bu esnada eşi Nermin Erbakan’ı kaybetmenin acısını üzerinden atamadığı gözlenmiş.
Vay be!
Üzerinden atamamış demek!
Oysa 23 Ekim’de vefat etti Nermin Erbakan. Yani koskoca(!) 12 gün geçti aradan.
38 yılı beraber geçirdiğiniz eşinizin ölümünün üzerinden 12 gün geçtiğinde acısını çoktan atlatmış olmanız gerekiyor öyle mi?
Beklenen bu demek!
Aksi haber olduğuna göre...
Bir kez daha vay be!
İnşallah bu, öylesine, düşünülmeden dile getirilmiş bir ifadedir. Birçok haberde karşımıza çıkan klişe cümleler gibi...
‘Karın yurdu teslim alması.’
‘Yağmurun trafiği felç etmesi’ gibi mesela...
Aksi halde hakikaten ölmüşüz biz.
MIŞ-MUŞ
İmam hatip lisesinden hocası, Erdoğan’ın gıdısını okşayıp ‘Geleceğinin parlak olduğu o günlerden belliydi’ demiş.
Hoca bi zahmet Türkiye’nin geleceğine de bir baksa...
Yuvalarda görev yapabilecek çocuk gelişim uzmanları boşta geziyormuş.
E, ellerini korkak alıştırmasalardı onlar da!
Sarmısağın faydaları kitapla anlatılacakmış.
Zararını ise etrafınızda kimse kalmayınca pratikte görmüş olacaksınız.
İngiltere’de kadın editör, kocasını dövmüş.
Bizim erkek kısmı toptan AB’ye karşı çıkabilir şimdi!