YENİ Şafak Gazetesi yazarı Fatma Barbarosoğlu, "Bazı İslamcı erkekler, Sibel Can gibi eş istiyorlar" dedi ve kıyamet koptu.
Ben bunu konunun öneminden ziyade kıyamet koparacak yer aramamıza yoruyorum. Konu kıtlığından mıdır artık...
Ya da şöyle söyleyeyim, benim için erkeklerin Sibel Can gibi eş istiyor olmaları yeni bir haber değil.
"Ama bunlar İslamcı erkekler" diyeceksiniz.
Kadın söz konusu olduğunda erkekleri sınıflandırmak abesle iştigal sayılacağından "fark etmez" diyeceğim ben de size.
İslamcı, laik, Beyaz Türk, entelektüel, cahil, simitçi, profesör... Sınıf tek!
Ha, illaki ayırmak gerekirse "Sibel Can’ı açık açık beğenenler" ile "için için beğenenler" şeklinde sınıflandırılabilirler.
Ya da "Sibel Can’ı beğenenler" ile "Petek Dinçöz’ü beğenenler" şeklinde.
Yanlış anlamayın, katiyen ayıplamıyorum. Bir insanın, eşinin "sadece güzel" değil ama "güzel de" olmasını istemesinde ne gariplik var?
"Ben kadının çirkin, cilvesiz, paçalı don giyenini severim" diyen erkeğe bir bakmak lazım esas, bir derdi mi var diye.
"Muhafazakár" ne demektir hem...
"Muhafazakár erkek" tanımı içerisinde "Sibel Can gibi eş istememek" de mi vardır da aksi olay oluyor?
Hem size bir şey diyeyim mi, ben esas muhafazakár denen kadınla erkeğin, dört duvar arasında bazı hususlarda tavan yaptıklarını düşünüyorum.
Muhafazakárların bol olduğu Fatih’te metrekareye on beş tane kadın iç çamaşırı satan dükkán düşmesinden ve bu dükkánlardaki iç çamaşırlarının yanında Sibel Can’ın tangasının haşema gibi kalmasından mı bu kanaati edindim, bilmiyorum.
Muhafazakárlık da bir yere kadar. Eşinizle yatak odasında yalnız kalmışsınız, "Mümkünse fanilanızı çıkarmayınız, fazlaca da fingirdemeyiniz, ben muhafazakárım malumunuz" diyeceksiniz...
Ya da muhafazakár olduğunuzdan Sibel Can’dan ziyade rahmetli Safiye Ayla’yı andıran eş arayacaksınız kendinize...
Olacak iş mi?
Muhafazakár olalım olmayalım biz kadınlar da uğraşırız hayatımızdaki erkeğin görünüşüyle. Sakal bıraktırırız, bıyığını kestiririz, saçını kazıtırız falan filan...
Fakat netice olarak memlekete mesele lazımmış demek.
MIŞ-MUŞ
Şimdi de boyalı kapkaç başlamış.
Eksik olmasınlar, hayatımıza renk kattılar!
Erdoğan, orman yangınlarıyla ilgili "Mücadelede zafiyet yok" demiş.
Sadece ormanlar inatçı çıktı, illaki yanacaklar.
Devlet Bakanı Şahin, memurun standardının yükseldiğini anlatmış.